Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/2964 E. 2019/6619 K. 27.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2964
KARAR NO : 2019/6619
KARAR TARİHİ : 27.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı vekili, tarafların muris …’ın mirasçısı olup kardeş olduklarını, uzun zaman önce 193 parsel numaralı, 62.500 metrekare alanlı, tarla vasıflı taşınmazın dava dışı …’a satıldığını; ancak o zamanki hali ile çok hissedarlı ve davalı olduğundan tapuda devir işlemlerinin yapılamadığını, satış bedelini de …’ın kardeşi …’ın ödediğini, taşınmazın tapusu verilemediğinden ileride tarlanın tapusunun devri yapıldığında iade edilmek koşulu ile teminat amacıyla 1843 ada 14 parsel sayılı taşınmazın devrinin yapıldığını, bir süre sonra 193 parselin 22.12.2000 tarihinde …’a devredildiğini; ancak 14 parsel ile ilgili bir işlem yapılmadığını, …’ın bu parselin tapu kaydının kendi üzerinden alınmasını ve kendi üzerinden silinip tüm mirasçılar adına geçirilmesini istediğini ve mirasçıların da …’ın bu isteğini yerine getirerek, tapuda devir işlemlerini gerçekleştirip arsanın tapusunu geri aldıklarını; ancak bu muamele sırasında kızının rahatsızlığı sebebiyle davalıların daha sonra müvekkiline verilmek koşulu ile kendi üzerlerine alarak bu parselin tapu devir işlemlerini yaptıklarını, taşınmaz üzerinde katlı bina bulunduğundan davalılar ile müvekkilinin bir araya gelerek aralarında taksim yaptıklarını, tarafların bugüne kadar anlaşmaya sadık kaldıklarını; ancak bir süre sonra davalılardan …’ın ortaklığın giderilmesi davası açtığını, mahkemece ortaklığın giderilmesine karar verildiğini, dosyanın temyiz aşamasında olduğunu ileri sürerek dava konusu 1843 ada 14 parsel no’lu taşınmaz ve üzerindeki yapıda davacı müvekkilinin de diğer davalılar gibi veraset belgesindeki hissesi kadar hissedar olup hak sahibi olduğundan söz konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına, miras hissesi nispetinde tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir .
Bir kısım davalılar, davayı kabul etmiş, davalılardan Süleyman davanın reddini savunmuştur .
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir .
Dava; tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir .
Mahkemece, tarafların babası …’dan intikal eden 193 parsel sayılı tarlayı …’a sattıkları; ancak mirasçılar arasında problem olması sebebiyle tarlanın tapusunu hemen veremediklerinden, güvence olarak başkasından satın aldıkları 1843 ada 14 parsel sayılı taşınmazı tapuda kendi üzerlerine tescil ettirmeyip …’ın üzerine tescil ettirdikleri, …’ın da bunun üzerine 193 no’lu parselin bedelini ödediği, 193 nolu parselin tapusu verildiğinde …’ın da 1843 ada, 14 nolu parselin tapusunu … mirasçılarına tekrar devredeceği konusunda anlaştıkları, bir süre sonra 193 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının davacı üzerine tesis edilerek 22.12.2000 tarihinde de …’ın kardeşi olan …’a devredildiği, daha sonra aralarındaki anlaşma gereğince …’ın da 1843 ada 14 parsel sayılı taşınmazı … mirasçılarına devretmek istediği, davacı …’a ve ailesine iki defa haber vermesine rağmen gelmediğinden dolayı bu parselin tapusunu tarafların annesi … ile davalılar adına devrettiği, davacı … tapudaki devir esnasında İstanbul’da bulunduğu ve tapuya gelemediği için …’ın hissesinin de davalılara devredildiği , davalılar …, …, …, …, … açılan davayı kabul ettikleri gibi Tekirdağ 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/223 Esas 2011/516 Karar sayılı dosyasına sundukları 04/04/2011 tarihli cevap dilekçelerinde de, … ile kendilerinin bir araya gelerek dava konusu 1843 ada 14 parsel sayılı taşınmazı aralarında aynen taksim ettiklerini, bu taksime göre, parsel üzerinde bulunan dört katlı binanın 1. katının … Ve …’a, 2. katının Neriman Kıvılcım ve …’a, 3. katının …’a, 4. katının da … Ve …’a isabet ettiğini beyan ederek dava konusu taşınmazda davacının da hak ve hissesi olduğunu kabul ettikleri, dava konusu 1843 ada 14 parselin taraflara babaları …’dan miras yoluyla intikal ettiği, bu parselde davacının da miras hissesinin bulunduğu davayı kabul eden davalıların beyanları, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir .
Bilindiği üzere; tapulu taşınmazların satışı TMK’nin 706, BK’nin 213 (6098 sayılı TBK’nin 237.), 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 26 ve Noterlik Kanunu’nun 60 ve 89. maddeleri gereğince, resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir mülkiyet hakkı bahşetmez .
Somut olayda, yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında dava konusu taşınmazın tapulu taşınmaz niteliğinde olması ve tapulu taşınmazların devri için resmi şekil şartlarına riayet zorunlu olduğundan davanın reddi yönünde hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir .
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, usul ve yasaya aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK’un 440/1. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.