Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/2115 E. 2016/2645 K. 18.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2115
KARAR NO : 2016/2645
KARAR TARİHİ : 18.02.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesat Tespiti

… ile … aralarındaki muhdesat aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair … Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen … gün ve … sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı … tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı, davalılar ile arasında … Sulh Hukuk Mahkemesi’nde ortaklığın giderilmesi davasının halen devam etmekte olduğunu, söz konusu davada kendisine süre verilmesi neticesinde iş bu davayı açtığını, … İlçesi … Mahallesi … Mevkii … ada … nolu parsel sayılı taşınmazın kendisine ve diğer davalı mirasçılara muris kardeşi …’ndan boş arsa olarak intikal ettiğini, bu taşınmaz üzerine kullanıma hazır vaziyette tek katlı bir ev yaptığını, evin çevresine 30 adet ağaç diktiğini, evin yapımındaki tüm masrafları karşıladığını, taşınmazda bulunan tam teşekküllü ev ile bahçe duvarının ve ağaçların kendisi tarafından yapıldığının tespitine karar verilmesi talebinde bulunmuştur.
Davalı …, dava konusu taşınmazın muris kardeşi …’ndan kendilerine kaldığını, hisseli olan bu taşınmaza davacının, diğer hissedarlarla anlaşma ve taksim olmadan ev yaptırdığını, bu tasarrufun doğru ve yasal olmadığını, bu sebeple, … Kaymakamlığı’na başvurması sonucu davacı hakkında tecavüzün men’i kararı verildiğini, davacının daha önce … Sulh Hukuk Mahkemesi’ne, … sayılı dosya ile açılan ortaklığın giderilmesi davasından feragat ettiğini, davacının haksız zenginleşmeyi hedeflediğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı …, dava konusu taşınmazda bulunan evi tüm harcamaları ile birlikte davacı kardeşinin yaptırdığını, bu eve ilişkin hiçbir talebinin olmadığını, açılan davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Mahkemece; davanın kabulü ile, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişi raporunda belirtilen ev ile duvarın davacıya ait olduğunun tespitine ve ilgili kısımların muhdesat olarak tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ziraat bilirkişi raporunda gösterilen ağaçların davacıya ait olduğunun tespitine ve ilgili kısımların muhdesat olarak tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiştir. -//-
Hüküm davalı … tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Yapılan temyiz incelemesi neticesinde;
1) Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2) Diğer temyiz itirazlarına gelince;
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “beyanlar” başlıklı 1012/2., 3. maddesine göre; taşınmaz mülkiyetine ilişkin kamu hukuku kısıtlamalarının beyanlar sütununa yazılması ve bu sütuna yazılabilecek diğer hususlar tüzükle belirlenir. Özel kanun hükümleri saklıdır. Tapu Sicili Tüzüğü’nün 60. maddesine göre de, kütüğün beyanlar sütununa mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar tarih ve yevmiye numarası belirtilerek yazılır. Söz konusu yasal düzenlemelere göre her beyanın tapu kütüğünün beyanlar sütununda gösterilebilmesi mümkün değildir. Bunun için, Türk Medeni Kanunu’nda ya da özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmiş olması veya Tapu Sicil Tüzüğü’nde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Mevzuatın yapılmasına izin vermediği bir belirtme kütüğün beyanlar sütununda gösterilemez. Somut olay tapunun beyanlar sütununa tescile imkan veren yasal düzenlemelerde yer almamaktadır. Ayrıca Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26. maddesi gereği; hakim, tarafların talep sonuçları ile bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre talep sonucundan daha azına kara verebilir. Hakimin tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır. İzah olunan bu sebeplerle, dosya kapsamında davacı tarafından dava konusu taşınmaz üzerindeki ağaçların ve tam teşekküllü ev ve bahçe duvarının kendisi tarafından yapıldığının tespiti istenmiş olup, mahkemece bu talepten fazla olarak muhdesatın aidiyetinin tespitine ve muhdesatın tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.468,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı …’na iadesine, 18.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.