Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/20331 E. 2019/802 K. 24.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/20331
KARAR NO : 2019/802
KARAR TARİHİ : 24.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Ve Katılma Alacağı

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı-birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K… A R A R

Davacı-birleşen dava davalısı … vekili, evlilik birliği içinde edinilen 536 ada 2 parsel, 538 ada 5 parsel, 436 ada 15 parsel sayılı taşınmazlar ile 20 SD 218, 20 SD 540 plaka sayılı araçlar nedeniyle 1.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini istemiş, Mahkemenin eksik harcın tamamlanması yönündeki ara kararı üzerine 21.06.2016 tarihinde 729,00 TL tamamlama harcı yatırmıştır.
Davalı-birleşen dava davalısı … vekili, evlilik birliği içinde davacı-birleşen dava davalısı eş adına edinilen 20 SH 373 plaka sayılı aracın satın alınmasında müvekkiline ait 20 SD 212 plaka sayılı aracın satış bedeli ve müvekilinin birikimi toplamı 13.000 TL kişisel malının kullanıldığını, bu miktar üzerine davacı-birleşen dava davalısı eş adına banka kredisi çekildiğini ve kredi taksitlerinin de müvekkili tarafından ödendiğini ileri sürerek 1.000,00 TL’nin Semra’dan tahsilini istemiş, 07.04.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile 23.010,00 TL katılma alacağının tahsilini talep ettiklerini bildirmiştir.
Mahkemece, davacı-karşı davalının açmış olduğu davanın kabulüne, tarafların müşterek konutundan kaynaklı 33.694,31 TL katkı alacağının ve 20 SD 218 plakalı traktörün (rayiç piyasa araştırma sonucu bedelinin 26.500,00 TL olarak kabulü) bedelinden 6.675,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 19.825,00 TL bedelin 1/2 sine tekabül eden 9.912,50 TL katkı payı alacağı olmak üzere toplamda 43.606,81 TL alacağın 1.000,00 TL sine dava tarihinden, 42.606,81 TL’sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya verilmesine; davalı- karşı davacının davasının kabulüne, 20 SH 373 plaka sayılı araçtan 23.010,00 TL katılma alacağının 1.000,00 TL’sine karşı dava tarihinden itibaren, 22.010,00 TL’sine (davalı-karşı davacı tarafından yapılan) ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı-birleşen dava davalısı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 31. maddesinde “Hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir…” hükmü ile aynı kanunun 297/2 maddesinde “…taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükmü düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davacı-birleşen dava davalısı taraf, dava dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL harca esas değer göstermek suretiyle dilekçede belirtilen 536 ada 2 parsel, 538 ada 5 parsel, 436 ada 15 parsel sayılı taşınmazlar ile 20 SD 218, 20 SD 540 plaka sayılı araçlar nedeniyle alacağın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dava dilekçesinde davacı-birleşen dava davalısının alacak talebinin hangi kalem için ne kadar olduğunun açıklanmadığı, Mahkemece bu husus açıklığa kavuşturulmadan bilirkişiden rapor ve ek raporlar alındığı, hükme esas alınan 26.12.2015 tarihli hesap bilirkişi ek raporunda yapılan hesaplamanın davaya konu edilen tüm malları kapsamadığı, Mahkemece de yetersiz ve denetime elverişli olmayan anılan bilirkişi raporu esas alınarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi ile hükmün kapsamının düzenlendiği aynı Kanun’un 297/2 maddesi uyarınca davacı-birleşen dava davacısına talep ettiği alacak kalemlerinin her biri yönünden talep ettiği alacak miktarını ayrı ayrı açıklattırılması ve Mahkemece taleplerden her biri hakkında kurulan hükmün açıkça yazılarak karar verilmesi gerekirken, yukarıda da belirtildiği üzere davacı-birleşen dava davalısı tarafın talep ettiği alacak kalemlerinin her biri yönünden talep ettiği alacak miktarı ayrı ayrı açıklattırılmadan, taleplerin tümü hakkında düzenlenmeyen yetersiz ve denetime elverişli olmayan 26.12.2015 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak, açık ve anlaşılır olmayacak şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Davacı-birleşen dava davalısı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla ve HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.