Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/20022 E. 2019/146 K. 09.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/20022
KARAR NO : 2019/146
KARAR TARİHİ : 09.01.2019

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR

Davacı … Candan vekili tarafından mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olarak açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Ne var ki; davacı vekili ile davalı vekili kararı temyiz ettikten sonra vekaletnamesinde davadan feragate ilişkin özel yetki bulunan davacı vekili Av. …, … 5.Aile Mahkemesine UYAP üzerinden gönderdiği 24.12.2018 tarihli usulüne uygun e-imzalı dilekçe ile açılan davadan tüm sonuçları ile beraber feragat ettiklerini bildirmiş, dilekçe Dairemize gönderilmiştir.
Davadan feragat, 6100 sayılı HMK’nin 307. maddesinde davacının talep sonucundan kısmen ya da tamamen vazgeçmesi şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Yasa’nın 310. ve 311. maddelerine göre hükmün kesinleşmesine kadar davadan feragat etmek mümkün olup, davadan feragat kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Ancak karar kesinleşinceye kadar davadan feragat mümkün ise de, Mahkemece, bir karar verilip, davadan el çekildikten sonra temyiz aşamasında davacı tarafından davadan feragat edildiğine ve bu aşamada feragat hakkında karar verme yetkisi mahalli mahkemeye ait bulunduğuna göre, davacının davadan feragatini içeren 24.12.2018 tarihli dilekçesi dikkate alınarak Mahkemece değerlendirilerek gereği yapılmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Açıklanan nedenle, davacı vekilinin, davadan feragatini içeren 24.12.2018 tarihli dilekçesi Mahkemece değerlendirilerek gereği yapılmak üzere yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 09.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.