Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/18253 E. 2018/19245 K. 26.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/18253
KARAR NO : 2018/19245
KARAR TARİHİ : 26.11.2018

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Değer Artış Payı Ve Katılma Alacağı

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı … …… vekili, davalı adına kayıtlı … ili …… ilçesi 1750 parselde bulunan 5. kat 40 nolu bağımsız bölüm için değer artış payı ve katılma alacağı talebi olduğunu açıklayarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 120.000 TL değer artış payı ve katılma alacağının faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davacının 50.830 TL değer artış payı alacağı, 72.402,60 TL katılma alacağı olduğu fakat ıslah olmadığından, taleple bağlı kalınarak 120.000 TL alacağın karar tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 24.05.2007 tarihinde evlenmiş, 11.02.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesiyle boşanmışlardır. …… rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad. 225/son). Sözleşmeyle başka …… rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden, …… rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş ……lara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad. 202/1). Dava konusu 1750 parselde 5.kat 40 nolu dairenin, eşler arasında edinilmiş ……lara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde, 09.03.2008 tarihinde sözleşme yapılmak suretiyle, borçlanma ve kredi de kullanılarak tapuda 27.10.2010 tarihinde davalı adına tescil edildiği görülmektedir. …… rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad.179). Eşlere ait kişisel ve edinilmiş ……lar, …… rejiminin sonra ermesi anındaki durumlarına (nitelik, seviye, aşama vb.) göre değerlendirilir (TMK mad. 228/1). Bu ……ların, kural olarak tasfiye anındaki (TMK mad. 227/1 ve 235/1), sürüm (rayiç) değerleri (TMK mad. 232 ve 239/1) hesaba katılır. Yargıtay ve Dairemizin uygula……arına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir.
Mahkemenin karara esas aldığı bilirkişi raporundaki hesaplama usulü ve taraflar lehine dikkate alınan kişisel ve edinilmiş …… kabul edilen kısımlar açısından herhangi bir temyiz bulunmamaktadır. Hüküm davacı vekili tarafından, davacının talep edebileceği alacak miktarının hesaplanmasında dikkate alınan sürüm değerine yönelik olarak temyiz edilmiş olup, dava konusu 40 numaralı bağımsız bölümün 11.11.2015 ve 14.03.2016 havale tarihli raporlarda piyasa sürüm değerinin, dairenin değere etki edebilecek olumlu olumsuz nitelikleri itibari ile belirlendiği yazılı ise de, özellikle itiraz üzerine alınan 14.03.2016 havale tarihli ek raporda, dava konusu dairenin 2+1 niteliğinde olmakla beraber, odalarından birinin kör oda olduğu ancak depo veya kiler olarak kullanılabileceğinin dikkate alındığı belirtilerek, teknik gerekçeleri açıklanmayan, varsayıma dayalı şekilde değerinin belirlendiği görülmektedir. Oysa, dosyada bu odanın kullanılmadığına, kiler veya depo olarak kullanıldığına ilişkin bir belge veya delil bulunmamaktadır. Davacı vekili tarafından ek rapora bu yönden itiraz edilmiş, odanın dairenin değerine katkı sağladığı, kör de olsa kiler olarak dahi kullanılsa daireye değer katacağı ve değerini yükselteceği ileri sürülmüş, bu itiraz mahkeme tarafından yerinde görülmemiştir. Yine temyiz dilekçesinde, tarafların bu odayı yatak odası olarak kullandıkları beyan edilmiştir. Bu durumda bilirkişinin varsayıma dayalı değerlendirme ile değer belirlemesi yapması yerinde olmadığından, ek rapordaki açıkla……ardan hareketle hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Bozma doğrultusunda Mahkemece yapılacak iş; davaya konu 40 nolu bağımsız bölümün, kullanım durumu, miktarı, mevkii, konumu, ulaşım durumu gibi değerine etki edebilecek olumlu olumsuz tüm özellikleri dikkate alınarak, emsal taşınmazların benzer ve farklı yönleri karşısındaki değerleri de gözetilmek sureti ile konusunda uzman önceki bilirkişiler dışında seçilecek, içinde inşaat mühendisi, gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişi ve emlak bilirkişisinin bulunduğu üç kişilik bilirkişi heyeti vasıtasıyla, bozma sonrası verilecek karara en yakın tarih itibari ile alım satıma esas piyasa sürüm değerini belirlemek, bu değere göre tarafların kazanılmış hakları ve taleple bağlılık kuralı da gözetilerek hüküm kurmak ol……ıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 Sayılı HMK’nin Geçici 3, maddesi yollamasıyla HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.