Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/17604 E. 2019/141 K. 09.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17604
KARAR NO : 2019/141
KARAR TARİHİ : 09.01.2019

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Tescil Veya Katılma Alacağı

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

… A R A R

Davacı … vekili, evlilik birliği içinde edinilen taşınmaz ve banka hesabında bulunan para nedeniyle 10.000,00 TL alacağın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 02.03.2016 tarihli dilekçesi ile talep miktarını 90.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … vekili, davanın reddini savunmuştur. Davalı 16.05.2014 tarihinde vefat etmiş olup, yargılamaya mirasçıları devam etmiştir.
Mahkemece, taşınmazın davalının evlilik öncesi edindiği taşınmazın satışından elde edilen para ile satın alındığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK mad. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir.
1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Hakim, tarafların talep sonucu ile bağlı olup, kararında taleplerin herbiri hakkında verilen hükmü göstermesi gerekir (HMK mad. 26; 297/2).
Somut olaya gelince, Mahkemece davacının taşınmaza ilişkin talebine yönelik bir karar verilmiş ise de; banka hesabına yönelik talep yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmakla, banka hesaplarına yönelik talep hakkında karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olmuş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
3. Davacı vekilinin taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; mahkemece tasfiyeye konu yapılan 2584 ada 3 parsel sayılı taşınmazın davalının kişisel malı olan dava dışı 2416 ada 5 parsel sayılı taşınmazın satışından elde edilen para ile alındığı, kişisel malların yerine geçen değer olduğu gerekçesiyle talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Dava dışı 2416 ada 5 parsel sayılı taşınmazın satış tarihi (13.09.2002) ile tasfiyeye konu 2584 ada 3 parsel sayılı taşınmazın edinme tarihinin (17.09.2002) yakınlığı, öncelik-sonralık ilişkisi göz önünde bulundurulduğunda Mahkemece dava dışı taşınmazın satışından elde edilen paranın tasfiyeye konu taşınmazın alınmasında kullanıldığının kabulü yerinde ise de; dava dışı taşınmazın satışından elde edilen paranın tasfiyeye konu taşınmazların bedelinin tamamını karşılayıp karşılamadığı, dava dışı taşınmazın devir tarihindeki değeri konusunda uzman bilirkişilerce tespit edilmeden karar verildiği görülmektedir. O halde, Mahkemece yapılacak iş, dava dışı 2416 ada 5 parsel sayılı taşınmazın devir tarihindeki değeri ile tasfiyeye konu 2584 ada 3 parsel sayılı taşınmazın edinme tarihindeki değerleri uzman bilirkişilerce belirlenerek dava dışı evin satışından elde edilen paranın tasfiyeye konu taşınmazın bedelinin tamamını karşılayıp karşılamadığının tespit edilmesi, tamamına yetmemesi halinde bakiye kısmın edinilmiş mallardan karşılandığı (TMK mad. 222/3) kabul edilerek talep hakkında bir karar verilmesi olmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentte gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA; davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda 1. bentte gösterilen sebeplerle reddine, HUMK’un 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz eden iadesine, 09.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.