Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/17196 E. 2018/19046 K. 22.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17196
KARAR NO : 2018/19046
KARAR TARİHİ : 22.11.2018

MAHKEMESİ : …… 1. Asliye (……) Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı … vekili, evlilik birliği içinde davalı adına edinilen 1914 ada 3,4,5,6 parsel, 1912 ada 2 parsel, 1915 ada 3 parsel, 1916 ada 6,7 parsel sayılı taşınmazlar ile 580 ada 32 parselde bulunan 6 nolu bağımsız bölümün edinilmiş …… olduğunu ileri sürerek …… rejminin tasfiyesine, taşınmazların paylaştırılmasına karar verilmesini talep etmiş, 17.03.2014 tarihli dilekçe ile 32.782,41 TL katılma alacağının davalıdan tahsilini talep ettiklerini açıklamıştır.
Davalı …, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu 1916 ada 6 ve 7 parsellerin evveliyatının davalıya ait olduğu, 1912 ada 2 parsel, 1914 ada 3, 4, 5 ve 6 parsel ile 1915 ada 3 parseldeki hissesini 2003 tarihli tapularla evlilik öncesi aldığı, kalan hissesini de o tarihlerde sattığı mülklerinden elde ettiği para ile satın aldığı, 580 ada 32 parseldeki 6 nolu bağımsız bölümün ise davalının …… mahallesinde bulunan evi ile …… mahallesinde bulunan tarlasının satışından elde edilen gelirle satın alındığı, davalının kişisel ……ı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Davacı vekilinin 580 ada 32 parselde bulunan 6 numaralı bağımsız bölüme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
…… rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş ……da, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Belirli bir ……ın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen ……lar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün ……ları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş …… olarak kabul edilir (TMK mad. 222)
Somut olaya gelince; eşler, 13.04.2006 tarihinde evlenmiş, 09.04.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 24.04.2012 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. …… rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka …… rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden eşler arasında edinilmiş ……lara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad. 202/1). Tasfiyeye konu 580 ada 32 parselde bulunan 6 nolu bağımsız bölüm eşler arasında edinilmiş ……lara katılma rejiminin geçerli olduğu 31.01.2007 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. …… rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad.179).
Mahkemece, 580 ada 32 parselde bulunan 6 nolu bağımsız bölümü davalının …… mahallesinde bulunan evi ile …… mahallesinde bulunan tarlasını satarak elde ettiği gelir ile satın aldığı, davalının kişisel ……ı olduğu gerekçesiyle anılan parsele ilişkin katılma alacağı talebi reddedilmiştir. Ne var ki, tapu kayıtlarından ……’de bulunan 5 parsel sayılı taşınmazın 26.06.2007 tarihinde yani dava konusu 6 nolu bağımsız bölümün satın alınmasından sonra davalı tarafından devredilmiş olduğu, ……’de bulunan 1308 ada 4 parsel sayılı taşınmazın ise dava konusu bağımsız bölümün edinilmesinden daha önce 25.08.2006 tarihinde elden çıkarıldığı, toplanan deliller ve dosya kapsamından bu taşınmazların satışından elde edilen paranın dava konusu bağımsız bölümün satın alınmasında kullanıldığının ispat edilemediği anlaşıldığına göre 6 nolu bağımız bölümün edinilmiş …… olduğunun kabulü gerekir. Bu taşınmaz yönünden davacı lehine katılma alacağı hesap edilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle talebin reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 22.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.