Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/17113 E. 2020/3002 K. 04.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17113
KARAR NO : 2020/3002
KARAR TARİHİ : 04.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil (TMK’nin 713/2. Maddesindeki Tapudaki Kayıt Malikinin Ölü Olması Nedeniyle Tapunun Hukuki Değerini Yitirmesi Nedenine Dayalı)

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalılardan …, … ve dava dışı … vekili ile davalılardan … tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, müvekkilinin 25.06.1976 tarihinde 4029 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki iki katlı binayı dava dışı maliki …’ten harici satış ile almış olup anılan tarihten beri de taşınmazda malik sıfatıyla zilyet olduğunu, evveliyatında dava dışı …’ün taşınmazı dava dışı …’a taksitler halinde ödeyerek yaptırdığını, davalıların murisi …’nın ise sağ iken ve Almanya’da bulunduğu sırada maliki olduğu taşınmazı vekaletname ile dava dışı … aracılığıyla dava dışı …’e satan kişi olduğunu dava konusu taşınmazın güncel bilgilerine göre yeni 1143 ada 39 parsel sayılı taşınmaz olduğunu, vekil edeninin aradan geçen yaklaşık 40 yıldan beri taşınmazı nizasız ve fasılasız olarak malik sıfatıyla kullanmakta olduğunu, taşınmazı davacıya harici satış ile devreden …’ün vefat etmiş olup, dava tarihine kadar tapuda intikalin yapılamadığını, hali hazırda dava konusu 1143 ada 39 parsel sayılı taşınmazın kayden malikinin davalıların murisi … olup aradan geçen uzun zamana rağmen mirasçıları adına tapudan intikalin yapılmadığını açıklayarak dava konusu 1143 ada 39 parsel sayılı taşınmazda davalıların murisi … adına olan tapu kaydının iptalini ve taşınmazın davacı adına tescilini talep etmiştir.
Davaya ayrı ayrı cevap veren davalılardan …, …, … ve … özetle davacının haricen satın aldığını iddia ettiği taşınmazın satış iddia edilen tarihte tapulu olup tapulu olan taşınmazlarda ise harici satışın geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davalılardan … 18.03.2016 tarihli 3. celsede davayı kabul beyanında bulunmuştur.
Diğer davalılar kendilerine usulüne uygun tebligatlara rağmen cevap dilekçesi sunmamışlardır.
Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu 1143 ada 39 parsel sayılı taşınmazın davalıların murisi olan … adına olan tapu kaydının iptali ile davacı … oğlu … adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm davalılardan … ve … vekili ile davalılardan … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava TMK’nin 713/2. maddesindeki ölüm nedenine dayalı mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Bu dava kural olarak ölü kayıt malikinin mirasçılarına yöneltilerek açılır. Somut olayda dosyada muris …’ya ait ilki Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 15.05.2015 tarihli ve 2015/423 Esas, 2015/393 Karar sayılı diğeri ise … 19. Sulh Hukuk Mahkemesinin 07.03.2017 tarihli ve 2016/856 Esas, 2017/163 Karar sayılı veraset ilamları bulunmaktadır. Her ne kadar veraset ilamlarının her ikisinde de muris …’nın ölüm tarihi 17.10.1972 olsa da sonraki tarihli veraset ilamında önceki veraset ilamında yer almayan bazı kişilerin de mirasçı olarak bulundukları ve bu kişilerin davada davalı olarak yer almadıkları anlaşılmaktadır. Dosyada iki ayrı veraset ilamı bulunduğuna göre verasetin iptali ile tapu maliki murisin tüm mirasçılarının kesin olarak belirlenmesi ve pasif dava ehliyetinin doğru ve tam olarak belirlenmesinden sonra davaya devamla iddia, savunma ve toplanan tüm deliller nazara alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde kabul kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılardan … ve …, dava dışı … vekili ile davalılardan …’nın temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına taraflarca HUMK’un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 04.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.