Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/13728 E. 2020/2823 K. 02.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13728
KARAR NO : 2020/2823
KARAR TARİHİ : 02.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil

KARAR
1.Davalılardan …’ya gerekçeli karar tebliği Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre yapılmış olup,
Tebligat Kanunu’nun 10. maddesi gereği tebligat ilk olarak şahsa bilinen en son adresinde yapılır, Tebligat Kanunu’nun 21.maddesi gereğince de kendisine tebligat yapılacak kimse veya tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir; bilinen son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Mernis adresine yapılan normal tebligatın da iade edilmesi halinde, Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebligatın yapılması gerekir.
Mahkemece, davalının mernis adresine normal tebligat yapılmadan, doğrudan Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılması, yukarıda bahsedilen usullere göre geçersiz olup, öncelikle bahsi geçen davalıya bilinen adresine normal tebligat çıkarılması, tebligatın yapılmaması durumunda 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılarak, tebligat evraklarının dosya arasına konulması ve temyiz süresinin beklenmesi gerekir.
2.Temyiz harcının kaynağı, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HUMK’un 434/2. maddesi ile 10.05.1965 tarihli ve 1965/1-1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararıdır. Bu İçtihadı Birleştirme Kurulu kararına göre, temyiz yoluna başvurmada maktu ilam harcının tamamının ya da nispi ilam harcının 1/4’nün peşin olarak alınması gerekir. Davanın kabulüne ilişkin hükmü temyiz eden bir kısım davalılar vekilinin nispi temyiz karar harcı yerine maktu temyiz harcı yatırdığı anlaşıldığından, nispi harca tabi davalarda hükmü temyiz eden tarafın, Mahkemece, hüküm altına alınan karar ve ilam harcının dörtte birini peşin olarak yatırması gerektiğinden, 25.01.1985 tarihli ve 5/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı ve 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HUMK’un 434/3.maddesi gereğince, temyiz karar harcını tamamlamaları için adlarına muhtıra çıkarılması, verilecek 7 günlük kesin süre içerisinde temyiz karar harcını tamamlamaları aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacakları hususunun muhtırada belirtilmesi, verilen kesin süre içinde temyiz harcının tamamlanmaması halinde Mahkemece başvuruların yapılmamış sayılmasına karar verileceği konusunda aynı biçimde muhtırada uyarı yapılması, tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük kesin sürenin dolmasının beklenmesi, verilen kesin süre içinde harçların tamamlanması halinde dava dosyası da eklenerek dosyanın temyiz incelemesi için gönderilmesi, tamamlanmaması halinde ise, Mahkemece, kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilerek, yedi günlük temyiz süresinin beklenmesi, ondan sonra Dairemize temyiz incelemesine gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.