Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2016/13703 E. 2020/2976 K. 04.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13703
KARAR NO : 2020/2976
KARAR TARİHİ : 04.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptal Ve Tescil, Alacak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, 2558 parsel sayılı taşınmazın 50,00 m2’lik kısmının 10.000,00 TL bedelle harici satım protokolü ile davalıların murisinden satın alındığını, murislerinin ölümünden sonra yasal mirasçılarının kendi aralarında yapmış oldukları miras taksim sözleşmesine göre de bu alanın müvekkiline ait olduğunu kabul ettiklerini, buna karşın davalıların yükümlülüklerini yerine getirmediklerini ve tapuda işlem yapamadıklarını belirterek 2558 parselde bulunan mevcut gayrimenkulün 50 m2’lik hissesi ile üzerinde bulunan mevcut dükkanın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuda tesciline mümkün olmadığı takdirde 50 m2’lik arazi satış değeri ile üzerindeki dükkanın rayiç değerinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili , davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, imar çalışması sonucunda üzerinde dükkan bulunan 50 m2’lik arazinin yolda kaldığı, ayrıca taşınmazın şuyuun izalesinin ivaz karşılığı dahi olsa mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacı vekilinin alacak istemine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Hükmün Kapsamı başlıklı 297/2. maddesinde ”Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” denilmiştir.
Somut olaya gelince; dosya içeriğinde davacının dava dilekçesinde açıkça tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde 50 m2’lik arazi satış değeri ile üzerindeki dükkanın rayiç değerinin tahsilini talep ettiği, Mahkemece alacak talebi yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, Mahkemece alacak talebi hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken, anılan husus gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (1) bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, taraflarca HUMK’un 440/1 maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.