Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2015/9391 E. 2015/12156 K. 01.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9391
KARAR NO : 2015/12156
KARAR TARİHİ : 01.06.2015

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesatın tespiti

…… ve müşterekleri ile….. aralarındaki muhdesatın tespiti davasının kabulüne dair……. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 06.02.2014 gün ve 353/49 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir.
Davalı vekili, dava konusu binanın muris …..’ın verdiği paralarla davacılar tarafından yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 3271 ada 646 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan 3 katlı binanın 3 eşit pay oranında davacılara aidiyetine, bakiye 4.867,05 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 10.000,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 2.524,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 718. maddesi hükmünde, arazi üzerindeki mülkiyetin, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynakların da gireceği açıklandığından, taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Bu olgu gözönüne alındığında kural olarak ve aksine bir hüküm bulunmadıkça taşınmaz üzerindeki muhdesatların mülkiyetinin tespiti dava edilemeyeceği gibi mahkemelerce de muhdesatların taşınmazın arzına malik olanlar dışında başka bir kişiye ait olması sonucunu doğuracak şekilde hüküm verilemez. Ne var ki, çoğun içinde azın da bulunduğu, muhdesatın mülkiyetinin tespiti isteminin muhdesatın meydana getirildiğinin tespiti istemini de içerdiği göz önüne alındığında, mülkiyet tespiti istemiyle açılan davalarda, koşulların varlığı ve davanın kanıtlanması halinde davaya konu muhdesatların davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine, mülkiyet tespiti isteminin ise reddine karar verilmesi gerekir.
2- Davalı vekilinin yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava konusu muhdesatın üzerinde bulunduğu 3271 ada 646 parsel sayılı taşınmaz tarafların ortak murisi Hadiye Kıran adına kayıtlı olup, taraflar miras payları oranında maliktirler. Bu nedenle yargılama sonunda hükmedilecek yargılama gideri, karar ve ilam harcı ile vekâlet ücretinin davalı tarafın miras payına isabet eden muhdesat değeri (zemin bedeli hariç) üzerinden belirlenmesi gerekirken, muhdesatın toplam değeri üzerinden davalı taraf aleyhine fazla miktarda harç ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece az yukarıda açıklanan hukuksal olgular gözetilerek davanın kabulü ile anılan taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine, mülkiyet tespiti isteminin ise reddine, ayrıca davalının yargılama gideri, harç ve vekâlet ücretinden miras payı oranında sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1, 2, 3 ve 4. fıkralarının HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2. bentte gösterilen sebeplerle hükmün 1. fıkrasındaki ” … 3 eşit pay oranında davacılara aidiyetine” ibarelerinin hüküm yerinden çıkartılmasına, bunun yerine ”…. davacılar tarafından meydana getirildiğinin tespitine ” ibarelerinin yazılmasına, davalının yargılama gideri, harç ve vekâlet ücretinden miras payı oranında sorumlu tutulmasına, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3. maddesi yollaması ile HMK’nın 304. maddesi (1086 sayılı HUMK’un 438/7. fıkrası) gereğince DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, taraflarca HUMK’un 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 1.622,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 01.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.