Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2015/8531 E. 2015/18667 K. 20.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8531
KARAR NO : 2015/18667
KARAR TARİHİ : 20.10.2015

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Karşıyaka 2. Aile Mahkemesi
TARİHİ : 20/01/2015
NUMARASI :
DAVACI : Z.. P..
DAVALI : P.. S.. vs.
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı, Miras Payı Alacağı

Z.. P.. ile P.. S.. ve E.. K.. aralarındaki katılma alacağı, miras payı alacağı davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair Karşıyaka 2. Aile Mahkemesi’nden verilen 20.01.2015 gün ve … sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.10.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat İ. B., davalılar vekili Avukat C. E. geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı vekili, evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmaz üzerinde katılma alacağı bulunduğunu ileri sürerek 90.000 TL’nın davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkindir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mahkemece mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, davacının katılma alacağı Karşıyaka 3. Aile Mahkemesi’nin kesinleşen hükmü ile tespit edildiğine, mahkemece miras payı mahsup edilmek suretiyle davacının katılma alacağı usulüne uygun olarak belirlendiğine, davacının tereke alacağına ilişkin bir talebi olmadığına, külli tasfiye konusunda usulüne uygun olarak açılmış bir dava ve istek bulunmadığına göre, mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalı vekilinin faizin başlangıç tarihine yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı lehine hükmedilen 67.500 TL TMK’nun, 219, 231, 236. maddeleri uyarınca katılma alacağı niteliğindedir. Bu tür davalarda, TMK’nun 239/3. maddesi uyarınca tasfiyenin sona ermesinden başlayarak faiz uygulanır. Yargıtay uygulamalarına göre bu karar tarihidir. Karar
-//-
tarihinden geçerli olarak faiz yürütülmesi gerekirken, yasaya aykırı biçimde dava tarihinden geçerli olarak faize hükmedilmesi doğru olması davalı aleyhine bir durum oluşturmaktadır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür (HUMK m. 438/7, HMK 370/2).
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün (2.) bentte açıklanan sebeple hüküm fıkrasının (1.) nolu bendindeki “‘…dava tarihinden…” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, yerine ”…karar tarihinden…” kelimelerinin eklenmesine, HMK’nun 370/2. (HUMK’nun 438/7) maddesi uyarınca hükmün düzeltilmiş bu şekliyle düzeltilerek ONANMASINA, sair temyiz itirazlarının (1.) bentte açıklanan nedenlerle reddine, onama nedenine göre Yargıtay duruşmasında vekil marifetiyle temsil olunan davacı ve davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.153,00 TL peşin harcın istek halinde davalılar ve davacıya ayrı ayrı iadesine 20.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.