Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2015/5671 E. 2015/8505 K. 16.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5671
KARAR NO : 2015/8505
KARAR TARİHİ : 16.04.2015

Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

….. ile…. ve müşterekeri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 24.09.2013 gün ve 23/61 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı …. vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, davalılar murisi …. adına kayıtlı 2449 parsel sayılı taşınmazı murisin sağlığında 20.04.1990 tarihinde düzenlenen senetle satın ve devraldığını 20 yıldan fazla süre ile zilyetliğinde bulunduğunu açıklayarak tapu kaydının iptali ile adına tapuya tescilini istemiştir.
Davalılar davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacı yararına kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 2449 parselin tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine, hüküm; davalı …. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 1989 yılında kadastro tespiti başlamış, dava konusu 2449 parsel sayılı taşınmaz, Mart 1970 tarih 1 sıra ve Ocak 1974 tarih 12 sıra nolu tapu ve revizyonu olan kayıtlara dayalı olarak davalıların murisi …. adına tespit edilmiş, tutanak 06.07.2011 tarihinde kesinleşerek, tapu kaydı oluşmuştur. Davacı, ….’dan bu taşınmazı tespitten sonra, ancak kesinleşmesinden önce 1990 yılında tapu dışı işlemle adi yazılı senet ile satın ve zilyetliği devraldığını ileri sürerek iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Kadastro tespitine konu taşınmazlarda, öncesinde tapuda kayıtlı taşınmazların tapu dışı yolla satışına değer verilebilmesi için, haricen satın alan kişi tarafından kadastro tespitine kadar taşınmazın, kesintisiz çekişmesiz malik sıfatıyla en az 10 yıl zilyet bulunması gerekir (3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13/B-b). Somut olayda, kadastro tutanağının düzenlenmesinin öncesinde de tapuda kayıtlı bir yer olan dava konusu 2449 parsel sayılı taşınmazın, haricen satın alma tarihi, tespit tarihinden sonra olduğuna göre, tespit tarihinden sonraki zilyetlik hangi süreye ulaşırsa ulaşsın hukuki değer taşımaz. Davacının dava konusu taşınmaza revizyon gören tapu kaydının, dava konusu taşınmaza ait olmadığına ilişkin bir iddiası da bulunmamaktadır. Bu nedenle 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13/B-b maddesi hükmünde belirtilen koşulların davacı yararına oluşmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı …. vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 174,65 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı ….’ya iadesine, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.