YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5669
KARAR NO : 2015/8953
KARAR TARİHİ : 21.04.2015
Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
….. ve müşterekleri ile Hazine ve dahili davalılar: ….. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 26.11.2013 gün ve 453/541 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, müvekkililerinin murislerinin paydaş olduğu 343 ada 9 parsel sayılı taşınmazın 1/16 kayıt maliki … karısı …’ın 1926 yılında öldüğünü, hiç zilyetliğinin olmadığı gibi mirasçılarının da bulunmadığını, 20 yılı aşkın süredir taşınmazın davacıların eklemeli zilyetliğinde bulunduğunu açıklayarak, … üzerindeki kaydın iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, …’ın bilinen ancak mirasçısız ölen bir kişi olduğunu, bu kişinin payının iptali ile Hazine adına tapuya tescilini istemiştir.
Mahkemece, kayıt maliki … veya mirasçılarının olduğunun bilinmediği ve davacılar lehine zilyetlikle kazanma koşulları gerçekleştiğinden davanın kabulüyle 343 ada 9 parseldeki … karısı …’a ait 1/16 payın iptaliyle davacılar adına tesciline karar verilmiş; karar davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu, 343 ada 9 parsel, kadastro yoluyla 8.5.1980 tarihinde 5/16 payı … , 2/16 payı … , 4/16 şar payı …. ve …. adlarına, 1/16 payı ise …. karısı …. adlarına tescil edilmiştir. … adına olan payı halen intikal görmemiştir.
Dava, TMK’nun 713/2 maddesinde yazılı ölüm sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bu tür uyuşmazlıklarda davanın kayıt malikinin mirasçılarına, hiç mirasçı bırakmama ihtimali ve tapu sicilinin tutulmasından sorumlu olması göz önünde tutularak Hazineye yöneltilmesi doğrudur.
Dosya arasında bulunan 2011/313-539 Esas ve Karar sayılı mirasçılık belgesine göre, kayıt maliki 1.7.1848 doğumlu ….’ın 23.3.1926 tarihinde mirasçı bırakmadan ölümü sebebiyle mirasının Hazine’ye intikaline karar verildiği tespit edilmiştir.
Buna göre, kayıt maliki …’ın hiç mirasçı bırakmadan öldüğü belirlenmiş olduğundan, TMK’nun 501. maddesi hükmü uyarınca ölüm tarihi itibariyle terekesinin Devlete kalacağının ve bu şekilde Devlete kalan bir yerin olağanüstü zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla kazanılmasının mümkün olmadığının göz önünde bulundurularak davacıların davasının reddine karar verilmesi, keza Hazine temsilcisinin de TMK’nun 501.maddesi uyarınca talebinin değerlendirilerek olumlu olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken, dosya kapsamına uymayan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.