YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5429
KARAR NO : 2015/7963
KARAR TARİHİ : 09.04.2015
MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Borçlu vekili İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; takibin dayanağı olan mahkeme ilamında hükmedilen maddi ve manevi tazminat faiz yönünden karar kesinleşmeden takibe konu yapılamayacağından takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; takibin dayanağı olan ilamın Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2014/6942 esas 2014/18267 karar sayılı bozma ilamı ile boşanmaya ilişkin hükmün onandığını, boşanmanın feri hükümlerinden olan maddi ve manevi tazminatın boşanma kararı kesinleşmekle infazı mümkün olacağından şikayetin reddine karar verilmiştir. Hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir.
HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HUMK’nun 443/4. (HMK’nun 367/2.) maddesi gereğince, aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik kısımları da aynı kurala tabidir. Boşanma ilamı kesinleştiği takdirde, ekinde hükmedilen, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin takibe konulabilmesi için nitelikleri gözetilerek kesinleşmeleri gerekli değildir. (HGK. 28.2.2001 tarih 2001/12-206 Esas, 2001/217 Karar, 22.10.2008 tarih 2008/12-656 Esas, 2008/638 Karar)
Somut olayda takibe dayanak Aile Mahkemesi’nin 2010/1136 Esas 2013/770 sayılı kararı ile tarafların karşılıklı açtıkları boşanma davası kabul edilmiş, bu karar davacı koca … vekilince davalı-davacı kadının kabul edilen boşanma davası yönünden temyiz edilmiş ancak 2.Hukuk Dairesinin 24.09.2014 gün 2014/6942-18267 esas ve karar sayılı ilamı bu yöndeki temyiz talebinin ret edildiği görülmüş, temyiz dilekçesine ekli Aile Mahkemesi’nin 22.12.2014 tarihli derkenar yazısından anılan dairenin kısmen onama ilamına karşı yine davacı … vekili tarafından karar düzeltme yoluna gidildiği anlaşılmıştır.
O halde Mahkemece, takip konusu ilamın boşanma hükmü yönünden karar düzeltme talebinde bulunup bulunmadığının dolayısıyla kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.