Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2015/3818 E. 2015/12418 K. 04.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3818
KARAR NO : 2015/12418
KARAR TARİHİ : 04.06.2015

MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlu vekili İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; müvekkili hakkında……İcra Müdürlüğü’nün 2014/15631 Esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, takip dayanağı ilamın henüz kesinleşmediğini, eser ile ilgili mali hakların ve markanın tecavüzünün tesbiti ve maddi tazminata ilişkin ilamların kesinleşmeden takibe konulmayacağını belirterek, icra takibinin iptalini istemiştir. Mahkemece, şahsın hukukuna ilişkin ilamların kesinleşmeden infaz edilemeyeceği gerekçesiyle şikayetin kabulüne, takibin iptaline karar verilmesi üzerine hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla yürürlükte bulunan HUMK’nun 443/4. maddesine (6100 s. HMK. m. 367/2) göre aile ve şahsın hukuku ile taşınmazın aynına ilişkin ilamlar kesinleşmedikçe infaz edilemez. İcra takibine dayanak yapılan İstanbul…………… Mahkemesi’nin 08.05.2014 tarih 2012/129 Esas-2014/116 Karar sayılı ilamında;dizi haline getirilmiş ve ”…….. ” tiplemesinin izin alınmaksızın ve sözleşme yapılmaksızın kullanıldığı bildirilerek, tazminat istendiği bu hali ile davada marka hakkına tecavüzden söz edilmediği gibi, anılan tiplemenin markalaştığı idddiasında da bulunulmamaktadır. Dayanak ilamda belirtilen nedenlerle sebepsiz zenginleşme sağlandığı tartışılarak tazminata hükmolunmuştur. Bu nedenle ilam kişilik haklarına ilişkin olmayıp kesinleşmesi gerekmez. O halde, mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının açıklanan nedenle kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine 04.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.