YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1429
KARAR NO : 2015/4237
KARAR TARİHİ : 16.02.2015
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesatın tespiti
… ile … ve müşterekleri aralarındaki muhtesatın tespiti davasının kabulüne dair . Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 03.10.2013 gün ve 157/78 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalılar … tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, davacının 1/2 pay sahibi olduğu 492 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binaların ve ağaçların davacı tarafından meydana getirildiğini açıklayarak, muhtesatın tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar … ve … tarafından temyiz edilmiştir.
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 718. maddesi hükmünde, arazi üzerindeki mülkiyetin kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynakların da gireceği açıklandığından, taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Bu olgu gözönüne alındığında kural olarak ve aksine bir hüküm bulunmadıkça taşınmaz üzerindeki muhdesatların mülkiyetinin tespiti dava edilemeyeceği gibi mahkemelerce de muhdesatların taşınmazın arzına malik olanlar dışında başka bir kişiye ait olması sonucunu doğuracak şekilde hüküm verilemez. Ne var ki, çoğun içinde azın da bulunduğu, muhdesatların mülkiyetinin tespiti isteminin muhdesatların meydana getirildiğinin tespiti istemini de içerdiği gözönüne alındığında, mülkiyet tespiti istemiyle açılan davalarda, koşullarının varlığı ve davanın kanıtlanması halinde davaya konu muhdesatların davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir.
Hal böyle olunca, mahkemece az yukarıda açıklanan hukuksal olgu gözetilerek davanın kabulü ile anılan taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Davalıların temyiz itirazları bu nedenle yerinde ise de; yanılgının giderilmesi
yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün 1. fıkrasındaki ”….davacıya aidiyetinin…..” ifadelerinin hüküm yerinden çıkartılmasına, bunun yerine ”….1 adet yeni dünya ağacının…..” ibaresinden sonra gelmek üzere ”davacı tarafından meydana getirildiğinin” ibarelerinin eklenmesine, davalıların sair temyiz itirazlarının reddi ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3. maddesi yollaması ile HMK’nın 304. maddesi (1086 sayılı HUMK’un 438/7. fıkrası) gereğince DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, taraflarca HUMK’un 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğineve 798,00 TL peşin harcın istek halinde davalılar … ile …’ye iadesine 16.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.