Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2015/13690 E. 2015/22776 K. 17.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13690
KARAR NO : 2015/22776
KARAR TARİHİ : 17.12.2015

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Şikayetçi 3.kişi… İle …vekili İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; borçlu .. A.Ş hakkında başlatılan icra takibi nedeniyle müvekkili şirkete 750.000,00 TL asıl alacak için gönderilen 23.10.2012 tarihli ihtiyati haciz müzekkeresi ile borçlunun tüm hak ve alacakları ile adına tahakkuk edecek hak edişlerine borca yeter miktar için haciz konulması üzerine verdikleri cevapta, borçlu şirketin hakedişlerinin 23/10/2013 tarihinde ödendiği, başka hak ve alacağı bulunmadığı için, haczin daha sonraki hakediş ödemelerinde dikkate alınacağının bildirildiğini, sonrasında, ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğünü, ve icra takibi dosyasından, bakiye borcun 4.653.809,64 TL olduğu bildirilip, 31/10/2012 tarihli haciz müzekkeresi gönderildiğini, borçlu firma hakkında çok sayıda haciz ihbarnamesi geldiğini, her ay tahakkuk eden hakediş alacaklarına ilişkin hacizlerin tarihlerine göre sıraya konulduğunu, sıra cetveli yapma görevinin ilk haczi koyan 1. sıradaki … 6. İcra Müdürlüğü’ne ait olduğunu, her ay borçlu firmanın hak ediş sorgulamasında, 5510 Sayılı Yasa, 4487 Sayılı İş Kanunu, 6183 Sayılı Kanun ve Kamu İhale Kanunu kapsamında hem …’na olan prim borcu, hem de Vergi Dairelerine vergi borcu olduğunun tespit edildiğini,söz konusu borçların ödemesi yapılıp arta kalan bakiye var ise haciz sırasına göre icra dosyalarına gönderileceğini, bu nedenlerle müvekkili şirket tarafından gerçekleştirilen işlemler usule ve hukuka uygun bulunduğundan, Vergi Dairesi’ne ödenen miktarın dosyaya gönderilmesine ilişkin 30/10/2013 tarihli İcra Müdürlüğü karar ve işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; 6183 sayılı Kanun’un 21/1 maddesinde 3. şahıslar tarafından haczedilen malların paraya çevrilmesinden önce o mal üzerine kamu alacağı için haciz konulması halinde, kamu alacağının hacze iştirak edeceği ve satış bedelinin garameten paylaştırılacağı hükme bağlanmış olup, kamu alacağının hacze iştiraki açısından ilk haczin dayandığı alacağın niteliği ile ilgili bir ayrım yapılmadığından, ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağı için satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak edeceği, … 6. İcra Dairesi’nin 1. sıradaki haczine rağmen davacı 3. kişi tarafından derece kararı yapılarak garameten paylaştırma yapıldığı ve İcra Dairesi’ne gönderilmesi gereken paraların vergi dairesi ve …’na gönderildiği, yapılan ödemelerin usul ve yasaya aykırı olduğunun anlaşıldığı, zira derece kararına aykırı olarak işlem yapılmaması gerektiği, … 6. İcra Müdürlüğü’nün 2012/10171 Esas sayılı dosyasından düzenlenen 02/04/2013 tarihli derece kararına göre; İcra Müdürlüğü’nün 30/10/2013 tarihli kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm şikayetçi 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlu…. A.Ş. aleyhine, 05/10/2011 tarihli 2.000.000,00 TL ve 1.750.000,00 TL bedelli iki adet senet alacağının tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takip dosyasının incelenmesinde; şikayetçi 3. kişi olan… İle …’ne 23/10/2012 tarihli 750.000,00 TL asıl alacak için ihtiyati haciz müzekkeresi gönderildiği, daha sonra 4.653.809,64 TL bakiye borç için 31/10/2012 tarihli haciz müzekkeresi gönderilmiş olup, borçlu adına tahakkuk edecek hak edişlerin borca yeter miktarına haciz konulmasına karar verildiği, takip aşamasında alacaklı vekilinin 19.02.2013 tarihli talebi kabul edilerek BOTAŞ’ın birimlerine yazılan müzekkere ile “borçlu şirket adına yapılan ödeme listesinin ve ödeme miktarlarının” bildirilmesinin istendiği,13.03.2013 tarihli … İle….ise borçlu şirketin şubat 2013 dönemi hak ediş rakamı olan 416.300,00 TL’den personel maaşı, dönem … primi, personel iaşe bedeli, personel icra ödemesi, vergi ve… kesintisi yapılarak bakiye 22.813,40 TL’nin dosyaya gönderildiğinin bildirildiği, ayrıca … İle…b Petrol İşletme Bölge Müdürlüğü’nün ise borçlunun hakedişleri ve istihkakları üzerindeki hacizlerin listesini gönderdiği anlaşılmaktadır.
Verilen bu cevaplardan sonra yine alacaklı vekilinin 31.10.2013 tarihli talebi üzerine İcra Müdürlüğü’nce, 1.sıradaki hacizlerine rağmen, derece kararı yapılarak garameten paylaştırma yapılmak üzere icra dosyasına gönderilmesi gereken paraların, ilgili Vergi Dairesi Müdürlüklerine aktarılmış olması nedeniyle, aynı miktar ödemenin takip dosyasına yeniden ödenmesi, bundan sonraki tüm kesintilerin derece kararı yapılmak üzere icra dosyasına aktarılması, ilk haciz tarihinden bugüne kadar hacizlerinin 1. Sırada olduğu göz ardı edilerek Vergi Dairesi Müdürlükleri’ne yapılmış tüm ödemelerin listesinin çıkarılarak, dosyaya gönderilmesi için… ile … A.Ş’e şikayete konu 31.10.2013 tarihli müzekkere gönderilmiştir.
4857 sayılı Kanun’un, ” Kamu Makamlarının ve Asıl İşverenlerin Hakedişlerinden Ücreti Kesme Yükümlülüğü ” başlıklı 36. maddesi gereğince, kamu makamları yüklenici firmaya hak ediş ödemeden önce, yüklenici firmanın ödemediği işçi ücretlerinden sorumlu tutulduğundan bu ücreti hak ediş alacağından ödemek zorundadır. Yine 5510 sayılı Sosyal Sİgortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 90. maddesinde de, kamu idaresine, yüklenici firmanın …’na olan sigorta prim borçlarından sorumluluk yüklenmiş ve aynı zamanda maddede belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen ilgililer hakkında da genel hükümlere göre idari ve cezai işlem yapılacağı hükme bağlanmıştır. 6183 sayılı Kanun’un, ” Amme Alacağı Ödenmeden Yapılacak İşlemler ile İşlem Yapanların Sorumlulukları, ” başlıklı 22/A maddesi ile, 4734 Sayılı, Kamu İhale Kanunu kapsamına giren kurumların hak sahiplerine yapacakları ödemelerde, … Bakanlığı’na bağlı tahsil dairelerine, vadesi geçmiş borcun bulunmadığına ilişkin belge aranılması zorunluluğu getirilmiştir. Böylece vadesi geçmiş borç bulunması halinde ödeme yapmayacaklardır ve ilgili tahsil dairelerine olan vergi borçları için yüklenici firma adına bu kurum tarafından ödeme yapılacaktır.
Buna göre 13.03.2013 tarihli BOTAŞ tarafından verilen cevapta detaylandırılarak belirtilen kesintilerin yukarıda açıklanan yasaların emredici hükümleri gereğince usule uygun olduğu görülmektedir.
Bundan ayrı olarak borçlunun üçüncü kişi nezdindeki alacakları taşınır niteliğinde olduğundan, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı, İİK.nun 78. ve müteakip maddeleri gereğince, üçüncü kişiye yazılacak bir haciz yazısı ile haciz konulmasını isteyebileceği gibi, üçüncü kişiye İİK’nun 89. maddesine göre haciz ihbarı gönderilmek suretiyle de haciz talep edebilir.
Her iki hal, İİK’nun farklı maddelerinde düzenlenmiş olup, sebep ve sonuçları değişiklik arz eder. İİK.nun 78. maddesi gereği, 3. kişiye doğrudan doğruya haciz müzekkeresi gönderilmek suretiyle, borçluya ait hak ve alacaklar üzerine haciz konulması halinde, 3. kişi tarafından yapılması gereken, borçluya ait hak ve alacak var ise haciz gereği işlem yapmak, yok ise haczedilecek mal ve hak bulunmadığını icra dairesine bildirmektir. İİK’nun 89. maddesinden farklı olarak doğrudan doğruya İİK. nun 78. maddesine göre, haciz konulması halinde, 3. kişinin anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, haciz yazısına cevap vermemesi halinde, 3.kişi nezdinde kesinleşen bir alacak yoktur.
Öte yandan İİK’nun 89/1 ve devamı maddelerine göre, üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa, onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, İİK.nun 89/4. maddesine göre üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338 inci maddenin 1 inci fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir.
İİK’nun 78. maddesi kapsamında gönderilen haciz müzekkeresi, 3. kişi aleyhine İİK’nun 89. maddesindeki sonuçları doğurmaz.
Somut olayda, 3…. İle … A.Ş’ne gönderilen 23/10/2012 tarihli 750.000 TL asıl alacak için ihtiyati haciz müzekkeresi ve ihtiyati haczi kesin hacze dönüştürmek amacıyla, bakiye borç 4.653.809,64 TL için gönderilen 31/10/2012 tarihli haciz müzekkeresi, 89/1 haciz ihbarnamesi mahiyetinde olmayıp, İİK’nun 78. maddesi kapsamında olduğundan, 3. kişinin, nezdinde borçlunun alacağı var ise haciz talebini yerine getirmesi, aksi halde hiçbir işlem yapmaması gerekir.
Yukarıda açıklanan tüm yasal düzenlemeler ve takip dosyası içeriğine göre; takip dosyasında 3.kişi … İle … A.Ş’ ne İİK.nun 78. maddesi kapsamında gönderilen haciz müzekkeresi ile borçlu şirketin hak ediş alacaklarına konulan haciz nedeniyle, söz konusu hak ediş alacağından yasal kesintilerin yapıldığı ve hak ediş alacağı kalmadığı bildirilmesine rağmen, şikayete konu 31.10.2013 tarihli İİK’nun 89. maddesi sonuçlarını doğuracak içerikte yazılan müzekkere Yasa’ya aykırı olup, şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 17.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.