YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11120
KARAR NO : 2015/13244
KARAR TARİHİ : 15.06.2015
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
Hazine ile….. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 04.09.2013 gün ve 250/303 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine vekili, mülkiyeti kayden davalıya ait olan 1 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan kısmı bakımından davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı sonrası, Mahkemenin görevsizliğine, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, görevsizlik kararının kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi durumunda kararın kesinleştiği tarihten itibaren, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkemeye başvurularak dava dosyasının görevli….. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesinin talep edilmesi gerektiğine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; davacı tarafça dava dilekçesinde dava değeri 5.100,00 TL olarak gösterilmiş ve davanın değerine göre dava tarihi itibariyle görevli Mahkeme’nin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmış ise de, dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK’nun 7. maddesinin son fıkrası “Bir dava, asliye mahkemesi’nde hükme bağlandıktan sonra, davanın sulh mahkemesi’nin görevi içinde olduğu ileri sürülerek üst mahkemede itirazda bulunulamaz.” hükmü uyarınca, eldeki davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce karar verildiğinden, bozma ilamına uyularak verilmiş 2.kararda mahkemenin görevsizliğine, Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna dair hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle davacı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.