YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10537
KARAR NO : 2015/13756
KARAR TARİHİ : 22.06.2015
MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Davacı 3. kişi vekili, alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine yapılan takip nedeni ile müvekkiline ait mahcuzların haczedildiğini iddia ederek, istihkak iddialarının kabulü ile mahcuzlar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın şekli açıdan yürütülebilmesi için gerekli olan davacı asil ve davalı asilin adreslerinin süresi içerisinde bildirilmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nun 119/1 maddesinde dava dilekçesinde bulunması gereken hususlar sayılmış, 119/2 maddesinde ise; 119/1 de sayılan bentlerden (a), (d), (e), (f), (g) bentleri dışında kalan hususlarda eksiklik bulunması halinde, hakimin eksikliği tamamlaması için davacı tarafa bir haftalık kesin süre vereceği, bu süre içinde eksiklik tamamlanmadığı taktirde davanın açılmamış sayılacağı belirtilmiştir.
Dava dilekçesinde, davalı alacaklının adresi belirtilmemiş, ancak takip dosya numarası doğru olarak belirtilmiştir. Alacaklı tarafın adres bilgilerinin takip dosyası içinde görülmesi ve dava dilekçesindeki bilgilerle karşılaştırılması mümkün bulunmaktadır. Kaldı ki, davalı alacaklı tarafından davaya cevap dilekçesi de sunulmuştur. Ayrıca, davacı asilin adresi dava dosyasında bulunan 24.11.2008 tarihli vekaletnamede yazılı bulunmaktadır. Bu sebeple, dava dosyasında HMK’nun 119/1-b maddesinde düzenlenen hususların tam olduğunun kabulü gerekir.
Tüm bu hususlar dikkate alınmadan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün İİK’nun 366. ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 22.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.