YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9758
KARAR NO : 2014/12296
KARAR TARİHİ : 12.06.2014
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, İcra Müdürlüğü’nün 2010/3246 sayılı takip dosyasında yapılan hacizde davalı 3. kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu, iddianın yerinde olmadığını istihkak iddiasının reddi ile %15 tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı 3. kişi vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre: davalı borçlu şirketin işletme devir hakkını 10.06.2009 tarihli sözleşme ile davacı alacaklı şirkete devrettiği, borçlu şirketin 11.01.2010 tarihli sözleşme ile aynı yerin işletme hakkını bu kez davalı üçüncü kişi şirkete devrettiği, dava konusu haczin borçlunun ve üçüncü kişinin ticaret sicil kaydında geçen faaliyet adresinde yapıldığı, iki şirket arasında ortakları arasındaki akrabalık bağı nedeni ile organik bağ bulunduğu, mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, somut olayda işletme devri nedeni ile devralan üçüncü kişinin de işletmenin borçlarından sorumlu olması gerektiği gerekçesi ile davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine ve davacı alacaklı yararına tazminata karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemize ait 23.12.2013 gün, 11276–19760 sayılı kararı ile onanmış; bu karara karşı davacı üçüncü kişi vekili yasal süresi içinde tashihi karar yoluna başvurmuştur.
1. Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, 6100 sayılı HMK’nun ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan diğer tashihi karar itirazlarının reddi gerekmiştir.
2. Dava, alacaklı tarafından İİK’nun 99. maddesi uyarınca “istihkak iddiasının reddi” davası olarak açılmıştır.
İİK’nun 97/13. maddesinde:”…Değişik fıkra: 09.11.1988 – 3494/11 md.) İstihkak davası üzerine takibin talikine karar verilip de neticede dava reddolunursa alacaklının alacağından bu dava dolayısıyla istifası geciken miktarın (Değişik ibare: 02.07.2012–6352 S.K./19.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere davacıdan tazminat alınmasına hükmolunur…” düzenlemesi yer almaktadır.
İİK’nun 97. maddesinin 3. ve 4. fıkralarındaki düzenlemeler dikkate alındığında, alacaklı yararına gecikme tazminatına hükmedilebilmesi için istihkak iddiasının reddinin yanı sıra teminat karşılığında takibin ertelenmesi ya da satışın durdurulması kararının da bulunması gerekir.
Somut olayda teminat karşılığında yediemin değişikliği kararı verilmiş olup; takibin ya da satışın durdurulması yönünde alınmış bir karar bulunmadığından gecikme tazminatına ilişkin yasal koşulların gerçekleştiği kabul edilemez.
Diğer yandan, dava alacaklı tarafından açıldığı için İİK’nun 99. maddesi gereğince yargılama süresince satış istenemeyecektir.
Ne var ki buradaki düzenlemede alacağın tahsilinde yasal bir gecikme söz konusu olacağı için, üçüncü kişiye satışın durması konusunda yükletilebilecek herhangi bir kusur bulunmamaktadır. Bu koşullarda alacaklı lehine, dolayısıyla üçüncü kişi aleyhine tazminata hükmedilmesi de İİK’nun 97/13. maddesi ile getirilen gecikme tazminatı ile ilgili düzenlemenin amacına aykırı düşecektir.
Mahkemece istihkak iddiasının reddinin yanı sıra alacaklı yararına tazminata hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Belirtilen nedenlerle onama kararının kaldırılarak hükmün tazminat ile ilgili kısmı yönünden bozulması gerekmiştir.
Davacı üçüncü kişi vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer tashihi karar itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bu yönleri amaçlayan tashihi karar itirazlarının kabulüyle hükmün tazminat ile ilgili kısmı yönünden onama ilamının kaldırılarak BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 73,55 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 12.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.