Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/8904 E. 2015/9025 K. 21.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8904
KARAR NO : 2015/9025
KARAR TARİHİ : 21.04.2015

İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R

Borçlu aleyhinde boşanma ilamı ile hükmedilen iştirak nafakası alacağının tahsili amacıyla ilamlı takip başlatılmış, borçlunun ödeme itirazı üzerine Mahkemece birikmiş nafaka borcunun itfa edildiği kabul edilmiş ve icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK’nun 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir. Borçlunun itfa itirazının kabul edilebilmesi için ödeme belgelerinde takibe konu alacak için yapıldığına dair açık atıf bulunması zorunludur. Yargıtay yerleşik içtihatlarıyla, nafaka borcunun ödendiğine ilişkin iddianın ispatı yönünde sunulan ödeme belgelerinin geçerli olabilmesi için açıkça nafaka borcuna atfen yapıldığının yazılı olması gerektiği koşulu yeni uygulamalarla yine objektif kriterlerle yumuşatılmış ise de; somut olayda Mahkeme’ce celp edilen İş Bankası hesap ekstrelerindeki ödemeler nafaka borcuna mahsuben yapıldığı açıklaması taşımadığı gibi nafakaya uygun ve düzenli ödemeler değildir. Davalı vekili 27.09.2013 tarihli dilekçesinde sadece nafaka açıklaması ile gönderilen ödemelere muvafakati olduğunu, açıklama taşımayan ödemelerin nafaka için gönderildiğinin ispatı gerektiğini bildirerek ödemelerin nafaka borcuna mahsuben yapıldığını kabul etmemiştir. Bu halde, aylık nafaka miktarına uygun olmayan ve düzenli olarak yapılmayan ödemelerin nafaka borcundan mahsubu mümkün değildir.
Mahkemece yukarıda açıklanan genel ilkeler ışığında inceleme yapılıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken tüm ödemelerin nafaka borcuna istinaden yapıldığını kabul eden bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUM’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.