Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/5653 E. 2015/14129 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5653
KARAR NO : 2015/14129
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı

….. ile….. aralarındaki katılma alacağı davasının reddine (zamanaşımı nedeniyle) dair……Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi’nden verilen 24.10.2013 gün ve 327/397 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, mal rejiminin tasfiyesi ile 10.000 TL katılma alacağının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili aracılığıyla zamanaşımı definde bulunarak, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın TMK’nun 178. maddesi gereğince evlilik birliğinin bitiminden itibaren bir yıl içerisinde açılması gerektiği, davalı süresi içerisinde zamanaşımı def’inde bulunmuş olduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi üzerine hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 17.08.2006 tarihinde evlenmişler; 28.04.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 19.04.2012 tarihinde kebinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasınaki mal rejimi TMK’nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında 4722 sayılı Kanun’un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK’nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
Dava konusu taşınmaz 28.03.2008 tarihli satış sözleşmesi ile davalı adına satın alınmıştır. Dava, taşınmazın edinme tarihi itibariyle mal rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağına ilişkindir.
Tarafların boşanmasına ilişkin …… Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla)’nin 2010/116 Esas ve 2011/4 Karar sayılı ilamı 19.04.2012 tarihinde kesinleşmiş olduğundan taraflar arasındaki mal rejimi boşanma dava tarihi olan 28.04.2010 tarihinde sona ermiştir. Zamanaşımı ise bu ilamın kesinleştiği tarih olan 19.04.2012 tarihinden itibaren işlemeye başlamış eldeki dava 12.07.2012 tarihinde açılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.04.2013 tarih ve 2013/8-375 Esas, 2013/520 Karar sayılı kararıyla edinilmiş mallara katılma rejimi (katılma alacağı) bakımından da TMK’nun 5. maddesi yoluyla 6098 sayılı TBK’nun 146. maddesinde yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı öngörülmüştür. 01.01.2002 tarihinden önceki döneme ilişkin alacaklarda zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu konusunda bir duraksama da söz konusu değildir. Yerleşmiş İçtihatlar hu doğrultudadır. (Mülga BK’nuıı m. 125) Daire de bu görüşü benimsemiştir.
Bu durumda 6098 sayılı TBK’nun 153/1-2. bentleri (Evlilik devam ettiği sürece, eşlerin diğerinden olan alacakları için zamanaşımı işlemeye başlamaz, başlamışsa durur) gözetilerek boşanma kararının kesinleştiği tarihten eldeki davanın açıldığı tarihe kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi henüz geçmediğine göre, Mahkemece iddia ve savunma çerçevesinde toplanacak taraf delillerine göre, uyuşmazlığın, esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya ve yerleşmiş içtihatlara aykırı olan Yerel Mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 29.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.