Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/3490 E. 2015/8860 K. 20.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3490
KARAR NO : 2015/8860
KARAR TARİHİ : 20.04.2015

MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

K A R A R

Davacı üçüncü kişi vekili, İcra Müdürlüğü’nün 2012/12316 sayılı takip dosyasında yazılan talimat uyarınca, İcra Müdürlüğü’nün 2012/245 sayılı talimat dosyasında yapılan hacze konu demir eritme makinesinin davacı üçüncü kişiye ait olduğunu, … firmasından fatura ile satın alındığını, borçlu ile ilgisinin bulunmadığını, borçluya ait demir eritme makinesinin bir başka takip dosyasında kesinleşen ihalede satıldığını belirterek, istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına ve tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, takip borçlusunun … firmasından satın aldığı demir eritme makinesini geçici olarak davacının kullanımına bıraktığını,mülkiyetinin borçluya ait olduğunu, 21.01.1998 tarihli fatura ile … firmasından satın aldığını, istihkak iddiasının yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davalı borçlu şirketin haciz tarihinden önce tasfiyeye girdiği, haczin davacının adresinde yapıldığı, ancak iki şirketin ortaklarının akraba olduğu ve tanıkların hacizli demir eritme ocağının borçlu tarafından geçici olarak kullanmak üzere davacıya bırakıldığı yönünde ortak açıklamalarda bulunduğu, davacının sunduğu faturanın gerçekliğinin satıcı firmaya ulaşılamadığından belirlenemediği, mahcuzun borçluya ait olduğu, tazminata ilişkin koşulların oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.
Dava konusu haciz, üçüncü kişinin 05.08.2010 tarihinden beri yani borcun doğumundan çok önce faaliyete başladığı iş yerinde yapılmıştır. Bu sırada hazır bulunan … işyerini borçlu Şirketten devraldıklarını belirtmiştir. Davacı ve borçlu şirketlerin aynı alanda faaliyet göstermeleri ve ortaklarının soyadlarının aynı olması nedeni ile organik bağ içinde olmaları tek başına muvazaayı göstermez.
Bu koşullarda, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerekir. İspat yükü altında olan ve karinenin aksini her türlü delille kanıtlama olanağına sahip olan üçüncü kişi mahcuza ilişkin 04.07.2012 tarihli faturayı sunmuştur. Bilirkişi tarafından faturanın ticari defterlerde kaydının bulunduğu, ödemelerin yapıldığı, mahcuza uyduğu yönünde görüş beyan edilmiştir.
Mahkemece faturayı düzenleyen firmaya ulaşılamadığı bu nedenle gerçekliğinin tespit edilemediği belirtilmiştir, ancak faaliyet adresi yöntemince araştırılmamıştır.
Mahkemece yapılması gereken işin Karmetsan firmasının ticaret sicilden ve vergi dairesinden adres kayıtlarını getirterek faaliyet yerini belirlemek, bundan sonra satıcı firmanın ticari kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacının ticari kayıtları üzerinde yaptırılmış bulunan inceleme sonuçları ile karşılaştırmak, fatura gerçekse bu kez alanında uzman bilirkişi eşliğinde yapılacak keşif incelemesi ile mahcuzun tüm ayırt edici özelliklerini belirleyerek fatura kapsamında kalıp kalmadığını değerlendirmek olmalıdır.
Belirtilen tüm bu hususlar dikkate alınmadan eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı biçimde karar verilmesi hatalı olmuştur.
SONUÇ: Davacı üçüncü kişi vekilinin yukarıda açıklanan nedenlerle bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nun 366. ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre, tazminata yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
20.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.