Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/2871 E. 2015/8455 K. 15.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2871
KARAR NO : 2015/8455
KARAR TARİHİ : 15.04.2015

Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil, muhdesatın tespiti

….. ve müşterekleri ile ….. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil, muhdesatın tespiti davasının kısmen kabulüne dair Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 21.11.2013 gün ve 402/658 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı …. vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar vekili, dava konusu 2216 parsel sayılı taşınmazın kök muris …. adına kayıtlı olduğunu, davalı mirasçılardan …, … , … ve . …’un 22.12.1953 tarihli senet ile paylarını diğer mirasçılar …. ile müvekkillerinin mirasbırakanı … ‘a devrettiklerini, sonraki yıllarda … ve … ‘un da hisselerini …’a devrettiklerini, taşınmazın o tarihten bu yana … tarafından kullanıldığını ve üzerine ev, samanlık, garaj ..vs muhdesatların meydana getirildiğini açıklayarak, dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile mirasbırakan …. adına tesciline, mümkün olmadığı halde üzerindeki muhdesatların muris …. tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Bir kısım davalılar vekili, davaya konu taksim senedi sözleşmesinin gerekli unsurları taşımadığı, tüm mirasçılar tarafından imzalanmadığı nedeniyle geçersiz olduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuş, davalı … davanın reddine karar verilmesini savunmuş, diğer davalılar beyanda bulunmamışlardır.
Mahkemece, davaya konu 1953 tarihli tereke taksim sözleşmesinde tüm mirasçıların katılımı olmadığı gibi, sözleşmenin HUMK 297. maddesi gereğince geçerliliğinin bulunmadığı, ancak mirasçılardan …. ve …. tarafından düzenlenen miras hissesinin temliki sözleşmelerinin geçerli olduğu açıklanarak bu hisseler yönünden tapu iptali ve tescil koşulları oluştuğundan dava konusu taşınmazın 960/3200 oranında tapu kaydının iptali ve …. adına tesciline, muhdesatın aidiyeti yönünden ise, taşınmaz üzerindeki bina ve ağaçlara ilişkin tüm muhdesatların davacıların muris …. tarafından yapıldığı anlaşıldığından fen bilirkişi raporunda belirtilen muhdesatların ….a ait olduğuna karar verilmesi üzerine hüküm; davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dava; mirasçılar arasında miras payının devri sözleşmesine dayalı TMK’nun 677. maddesi uyarınca açılan miras payı iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacının dayandığı 22.12.1953 tarihli “tereke taksim senedi” başlıklı adi yazılı sözleşmenin metninde “varislerden…., …, …, …. bizlere kalan hisselerimizi 1300 lira bedel mukabilinde diğer hissedarlar … ve….’a satış ettik, paramızı aldık” açıklaması yer almaktadır. Anılan sözleşme TMK’nun 677 ve devamı maddeleri uyarınca miras taksim sözleşmesi olarak kabul edilemez. Bu nedenle mahkemece davanın niteliğinin miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak değerlendirilmesi doğru olmamıştır. Davacılarca dayanılan 22.12.1953 tarihli “tereke taksim senedi” başlıklı sözleşmenin; katılan mirasçılar bakımından miras payının devri niteliğinde olduğu ve TMK 677/1 maddesi uyarınca mirasçılar arasındaki devirler için yapılan sözleşmelerin adi yazılı olarak yapılması yeterli olduğundan, geçerli bir sözleşme olduğunun kabul edilmesi gereklidir. Senet üzerindeki imzaların sahibini bağlayıp bağlamadığı hususu bu geçerliliği etkilememektedir. Senet üzerindeki imzanın sahibi tarafından inkar edilmesi halinde senet o kişi yönünden geçersiz hale gelecektir. O halde; Mahkemece, davaya konu 22.12.1953 tarihli sözleşme açısından, sözleşmenin senette imza ve parmak izleri bulunan miras payını devredenler bakımından bağlayıcı olup olmadığı yönünden inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile senede itibar edilmemesi doğru olmamıştır.
2-Diğer yandan; dosya içeriğinde mirasçılardan …. imzasını taşıyan tarihsiz “miras hissesinin temliki” başlıklı bir senedin mevcut olduğu ve senette mirasçılardan …..’ın kök muris….’dan intikal eden miras payını davacıların mirasbırakanı …’a devrettiği yazılı olduğu halde, Mahkemece anılan senedin geçerliliği hakkında bir değerlendirmede bulunulmaması ve mirasçı …..’ın miras hissesi bakımından olumlu ya da olumsuz karar verilmemiş olması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davacı vekili tarafından temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMKYıun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin vekalet ücreti ve harca yönelik temyiz itirazlarının bozma sebebine göre şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 554,40 TL peşin harcın istek halinde davacı …..’e iadesine, 15.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.