Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/2755 E. 2014/11006 K. 29.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2755
KARAR NO : 2014/11006
KARAR TARİHİ : 29.05.2014

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve terkin

… ile Hazine ve … aralarındaki dava hakkında … Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 13.06.2012 tarih ve 241/134 sayılı hükmün Daire’nin 04.10.2013 gün ve 2012/13479-2013/14288 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Davalı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı …; 70-80 yıldan beri eklemeli zilyetlikleri altında bulunan ve mirasçılar arasında yapılan taksimde kendisine düşen taşınmazın, kadastro çalışmalarında davalı Hazine adına … ada … parsel olarak tespit ve tescil edildiğini açıklayarak Hazine üzerindeki kaydın iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiş; Mahkemece, davanın kabulüne … ada … nolu parselin tapusunun iptali ile teknik bilirkişiye ait rapora ekli krokide A ve B harfleri ile gösterilen kısmın davacı Hüseyin oğlu … adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan kısmın ise (C ve D harfleri ile gösterilen kısım) davalı Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; Hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairenin 04.10.2013 tarih, 2012/13479 Esas, 2013/ 14288 Karar sayılı kararı ile onanmıştı. Ne var ki, davalı Hazine vekili süresinde vermiş olduğu karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen nedenlerle onama kararının kaldırılarak Yerel Mahkeme hükmünün bozulmasını istemiştir.
Dava konusu … ada … parsel sayılı taşınmaz 02.12.2008 tarihinde yapılan kadastro çalışmalarında senetsizden ekonomik yarar sağlanması mümkün ve kimsenin hak iddia etmediği yerlerden olduğundan ham toprak vasfı ile Hazine adına tespit edilmiş ve tutanağın itirazsız olarak kesinleşmesiyle Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları ile taşınmazın belirlenen niteliğine göre, dava konusu taşınmazın özel mülkiyete konu olabilecek yerlerden olup davacı lehine kazanma koşullarının oluştuğunun kabulü doğrudur. Ancak, davanın kabulüyle ana gayrimenkulün Teknik Bilirkişi …’in 12.06.2012 tarihli rapor ve ekli krokisinde dava konusu taşınmazın A ve B ile gösterilen kısımların davacı adına tescilinden sonra parselin üç parçaya bölündüğü anlaşılmıştır. Böyle durumlarda kabulüne karar verilen taşınmaz bölümünün, aynı adanın son parsel numarasıyla davacı adına
tapuya kayıt ve tesciline, kalan bir parça kısmın ise, aynı ada ve parsel ile kayıt maliki üzerinde bırakılmasına, şayet tesciline karar verilen taşınmaz ana parselin ikiden fazla parçaya bölünmesine neden oluyorsa, bu taktirde kayıt maliki üzerinde kalan diğer parça içinde aynı adanın son parseliyle kayıt maliki adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilir. Mahkemece, A ve B harfleri ile gösterilen yerlere ilişkin talebin kabulü ile … ada … parselin üç parçaya ayrıldığı, kalan kısımlardan kuzeyde D harfiyle ve güneyde C harfiyle gösterilen yerlerin kayıt maliki Hazine’ye ait olduğu, ancak bu iki kısmın tek bir parsel olarak Hazine adına tesciline karar verildiği saptanmıştır. Ana parselden kopan ve herhangi bir bağı kalmayan taşınmaz bölümlerinin aynı ada ve parselle işlem görmeleri olanaklı bulunmamaktadır. Doğru, düzgün ve sağlıklı sicil tutma kamu düzeniyle ilgili olup, kabul edilen taşınmaz bölümlerinin davacı adına aynı ada son parsel numarasıyla tescilinden sonra parselin kuzeyinde veya güneyinde kalan kısımdan birinin aynı ada ve parsel numarası ile kayıt maliki Hazine üzerinde bırakılmasına ve diğer taşınmaz parçasının kayıt Maliki Hazine adına aynı ada yeni bir parsel olarak tapuya tesciline karar vermek gerekirken bu husus dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davalı Hazine vekilinin karar düzeltme isteği kamu düzeni gereği ve açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle Dairenin maddi yanılgıya dayalı 04.10.2013 gün ve 2012/13479 Esas, 2013/14288 Karar sayılı Onama kararının 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesi gereğince ortadan kaldırılmasına, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hüküm fıkrasının 1 nolu bendinin 2. paragrafındaki ”… köyü … ada … nolu parselin tapusunun iptali ile ekli krokide, ”…kalan kısmın ise (C ve D harfleri ile gösterilen kısım) davalı Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline” şeklindeki ibarenin hüküm fıkrasından çıkartılarak bunun yerine ”… C harfi ile gösterilen kısmın aynı ada ve parsel numarasıyla kayıt maliki Hazine üzerinde bırakılmasına ve D harfi ile gösterilen kısmın aynı ada son parsel numarasıyla davalı Hazine adına tesciline” ibaresinin yazılarak HMK’nun 370/2 maddesi gereğince hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, 2588 sayılı Kanunla eklenen 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca Hazine’den harç alınmasına mahal olmadığına, 29.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.