Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/2550 E. 2015/7925 K. 08.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2550
KARAR NO : 2015/7925
KARAR TARİHİ : 08.04.2015

İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

K A R A R

Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle “Takip borçlusunun 19.10.2009 tarihinde vefatı üzerine İcra Müdürlüğü’nce 12.11.2009’da İİK’nun 53. maddesindeki prosedürün uygulanmasının kararlaştırıldığı, mahkemece yapılması gereken işin, öncelikle anılan kararın gereklerinin yerine getirilip getirilmediğini, borçlunun mirasçılarının takibe dâhil edilip edilmediklerinin araştırılması “ gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, borçlu vefat ettikten sonra davalı mirasçılarına tebligat çıkartılmadığı, aynı iş yerindeki mallara başka icra dosyalarından hacizler yapıldığı ve davacının açtığı istihkak davalarının reddine karar verildiği, borçlunun ölmeden önce çalıştırdığı ayakkabıcı dükkanına hacze gidildiği, borçlunun ölümünden evvel işyerinin kapanışı ya da devriyle ilgili bir müraacatının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK 96. ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3. kişinin istihkak iddiasına ilişkindir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, herşeyden önce hukuken geçerli bir haciz bulunmasıdır.
Somut olayda, borçlunun takip kesinleştikten sonra 19.10.2009 tarihinde öldüğü, İİK 53’de ki prosedür uygulanarak mirasçılara yöneltilmeden takibe devam olunduğu ve 22.10.2009 tarihinde dava konusu haczin yapıldığı görülmekte olup İİK 53’de ki yasal prosedür uygulanmadan yapılan haciz geçersizdir.
Bu durumda, istihkak davasının açıldığı tarihte ortada geçerli bir haciz bulunmadığından, dava önkoşulunun yokluğu nedeniyle davanın reddi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde işin esasına girilerek ret kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 85,55 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 08.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.