Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/25392 E. 2015/12215 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/25392
KARAR NO : 2015/12215
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

MAHKEMESİ :. İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının onanmasına dair 15.09.2014 tarih, 2014/17224 Esas, 2014/15922 Karar sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davalılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

K A R A R

Alacaklı tarafından borçlu aleyhine……. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 05.06.2012 tarih, 2011/671 Esas-2012/317 Karar sayılı kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat ilamına dayanılarak başlatılan ilamlı takipte, borçlu vekili İcra Mahkemesi’ne başvurusunda, 6487 sayılı Kanun’un 21. maddesi ile değişik 2942 sayılı Kanun’un geçici 6. maddesi gereğince idarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceğinden hacizlerin kaldırılmasını, İcra vekalet ücreti ve icra harçlarının maktu hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece anılan Yasa kapsamında haciz mümkün olduğundan, bu yöndeki haczedilmezlik şikayetinin reddi ile icra vekalet ücreti ve icra harçlarının maktu alınmasına karar verilmesi üzerine, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa’nın 21. maddesi ile değişik 2942 sayılı Yasa’nın Geçici 6. maddesinin 7. fıkrasında; ”Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.” Yine 13. fıkrasında da; ”04.11.1983 tarihinden bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihe kadar kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazların idare tarafından kamulaştırılması hâlinde kamulaştırma bedeli ve mahkemelerce malikleri lehine hükmedilen tazminatlar için de bu maddenin on birinci fıkrası, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan her türlü davalarda ise yedinci fıkra hükümleri uygulanır.” düzenlemeleri mevcuttur.
Ancak 6487 sayılı Yasayla değişen, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Geçici 6. maddesinin 13. fıkrası, Anayasa Mahkemesi’nin 13.11.2014 tarihli, 2013/95 Esas 2014/176 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. İptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra, yürürlüğe girmesine karar verilmiş ise de; Anayasa’nın 11. maddesinde, Anayasa’nın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi düzenlenmiş, 138. maddesi ise hakimlere herşeyden önce Anayasa’ya uygun olarak hüküm verme yetkisi tanımıştır. Anayasa’nın 11. ve 138. maddeleri, hakime Anayasa’ya aykırılığı saptanmış, yasa hükmünü iptal kararı yürürlüğe girmemiş olsa bile uygulamama yetkisini hatta yükümlülüğünü vermektedir. Zira iptal edilen hükmün uygulanması, hak arama hürriyetinin içini boşaltma anlamına gelecek ve Hukuk Devleti ilkesi ihlal edilmiş olacaktır. Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesi ve Danıştay’ın iptal kararının yürürlüğe girmemiş olması halinde dahi Anayasa’ya aykırılığı saptanmış Yasa hükümlerinin uygulanamayacağına işaret eden kararları vardır. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararını duyurması, iptal edilen Yasa’nın uygulanmasını durdurucu bir tedbir niteliğine bürünmektedir. Karar gerekçelerinin yazımı ve yayımlanmasının uzun süre alması karşısında hiç olmazsa iptal kararının duyurulması, Anayasa’ya aykırı Yasa hükmünün uygulanmasını engelleyecektir. (…………………. Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi-Amme İdaresi Dergisi, cilt:26) İptal hükmünün Resmi Gazete’de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girecek olması Kanun Koyucuya Anayasa’ya uygun yeni Yasa maddesi hazırlanması için verilmiş süre olup, bu süre iptal hükmünün uygulanmasını engellemeyecektir.
Somut olayda; 05.06.2012 karar tarihli takip konusu ilamda; idarenin kamulaştırmasız elatma eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmamaktadır. Bu nedenle kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulü gerektiğinden, olayda uygulanması gerekli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Geçici 6. maddesinin 13. fıkrası Anayasa’ya aykırı görülerek 13.11.2014 tarihinde Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmiş olmakla uygulanırlığı kalmamıştır. Böylece 1983 yılından sonraki el koymaya ilişkin kamulaştırmasız elatma bedellerine dair dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin maktu hesaplanması söz konusu olmayıp nispi olarak belirlenmelidir.
Bu durumda, Mahkemece anılan iptal kararı kapsamında artık icra vekalet ücretinin nispi hesaplanması gerektiği nazara alınarak, alacaklı vekilinin karar düzeltme talebinin hükmün icra vekalet ücretinin maktu hesaplanması kısmına yönelik olduğu da dikkate alınarak icra vekalet ücretinin maktu hesaplanması yönündeki şikayetin reddine karar verilmek üzere alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile mahkeme kararının alacaklı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 15.09.2014 tarih, 2014/17224 Esas, 2014/15922 Karar sayılı onama ilamının ”hükmün icra vekalet ücretinin maktu alınmasına” yönelik bölümü yönünden kaldırılmasına, Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 438. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.