Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/21915 E. 2015/10320 K. 07.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21915
KARAR NO : 2015/10320
KARAR TARİHİ : 07.05.2015

Aliağa İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının onanmasına dair 03.04.2014 tarih, … Esas, … Karar sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR

Borçlular vekilinin ödeme nedeniyle icra takibinin iptali istemi ile İcra Mahkemesi’ne başvurması üzerine, Mahkemece verilen kısa kararda “Davanın reddine”, Karşıyaka 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında yapılan ödemelerin İcra Müdürlüğü’nce dikkate alınmasına, “karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda; sadece davanın reddine” şeklinde hüküm kurulmak suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki meydana getirilmiştir.
T.C. Anayasası, yargılamada aleniyet ilkesini benimsemiştir. Buna göre, yargılama açık olarak yapılacak ve HMK’nun 297/2. maddesi hükmü gereğince de yargılama sonunda verilen kararda taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça gösterilecektir. Aynı Kanun’un 298/2. maddesi hükmü ise sonradan yazılacak gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağına amirdir. Bu nedenle Mahkeme hükmü tek olduğundan ve kısa kararla aynı sonuçları taşıyacağından kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki halinde ortada yasaya uygun bir hükmün varlığından söz edilemez. Nitekim Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu’nun 10.04.1992 tarih ve 7/4 sayılı kararında, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni sayılacağı belirtilmiş olup, Mahkemece yapılacak iş; önceki karar ile bağlı olmaksızın çelişki giderilmek suretiyle yeni bir karar vermekten ibarettir.
Bu durumda, mahkeme kararının önceki karar ile bağlı olmaksızın çelişki giderilmek suretiyle yeni bir karar vermesi gerekeceği yönünde bozulmasına karar verilmesi gerekirken onandığı görülmekle, alacaklı …. vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.

..

SONUÇ: Alacaklı …. vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 03.04.2014 tarih, … Esas,… Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 438. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre borçlular …. ve … vekillerinin karar düzeltme taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
07.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.