Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/20777 E. 2015/6090 K. 17.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20777
KARAR NO : 2015/6090
KARAR TARİHİ : 17.03.2015

Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı

… ile ….. ve ihbar olunan …. aralarındaki katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair….. Aile Mahkemesi’nden verilen 28.12.2012 gün ve 84/946 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava ve ıslah dilekçesinde, tarafların 2002 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde sahip olunan taşınmaz ile araç üzerinde katılma alacağı bulunduğunu ileri sürerek, 40.793 TL’nın davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu taşınmazın kişisel malıyla alındığını, otomobilin müvekkiline ait olmadığını, davacının taşınmazın alınmasına katkısı bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 24.10.2002 tarihinde evlenmişler, 07.01.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m). Dava ve kabule konu 247 ada 8 parsel üzerindeki bodrum kat,10.09.2004 tarihinde satın alınarak davalı ….. adına tescil edilmiş, 07.01.2009 tarihinde annesi ……’ya devredilmiştir.
Dava; 4721 sayılı TMK.nun 202 vd.maddeleri uyarınca edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkindir.
1- Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller toplanarak karar verildiğine, takdirde de bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece yazılı şekilde davacı yararına 24.777,72 TL katılma alacağına hükmedilmiş ise de verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Dava; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkin olup, TMK’nun 235/1 maddesi uyarınca, katılma alacakları bakımından değerin kural olarak ve Daire uygulaması gereğince karar tarihine en yakın bir tarihte tespit edilecek değerin hesaplamaya esas alınması gerekmektedir. Mahkemece, karar tarihinden 2 yıl önce yapılan keşifte belirlenen değer üzerinden davacının katılma alacağının belirlenmesi doğru görülmemiştir.
HMK’nun 69/1. fıkrasına göre, hüküm sadece davanın asıl tarafları hakkında kurulur. Bunun dışında; olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ise HMK’nun 25, 26, 31 ve 33. maddeleri (1086 sayılı HUMK’nun 74, 75 ve 76. maddeler) gereğince, Hâkime aittir. Ancak HMK’nun 26. (HUMK. m. 74) maddesine göre;Hakim, tarafların talep sonucu ile bağlı olup, talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. O halde kabule göre mahkemece, katılma alacağının tahsil edilemeyen eksik kalan kısmın taşınmazı devralan ….’dan alınmasına karar verilmesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın (2) sayılı bentte açıklanan nedenle 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının (1.) bentteki nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 425,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı Meliha’ya iadesine, 368,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı İsmail’e iadesine, 17.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.