Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/18393 E. 2015/20529 K. 16.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18393
KARAR NO : 2015/20529
KARAR TARİHİ : 16.11.2015

MAHKEMESİ : …3. İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı ve davalı taraflarından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR

Borçlular vekili, alacaklı tarafından müvekkili aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını, icra emrinde işlemiş faiz alacağının yalnış hesaplandığını, fazladan talep edilen işlemiş faiz alacağı yönünden icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Alacaklı vekili işlemiş faiz hesabında yanlışlık bulunmadığını fazla faiz talep etmediklerini şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece dosya bilirkişiye tevdi edilmiş ve rapor doğrultusunda, (TL) alacağı bakımından talebe bağlılık ilkesi gereğince icra emrindeki miktarın kabul edildiği; (USD) alacağı bakımından ise, … 25 İcra Müdürlüğü’nün 2013/.. Esas sayılı takip dosyasında USD asıl alacak $ 2.976.000,00 USD asıl alacak işlemiş faizi $9.176,00 olmak üzere toplam alacağın $2.985.176,00 olduğunun tesbiti ile icra emrinin düzeltilmesine, fazla talep edilen $7.946,19 yönünden takibin iptaline karar verilmiş, hüküm borçlular vekili ve alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin REDDİNE;
2-Borçlu vekininin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un, 3678 sayılı Yasa ile değişik 4/a maddesinde; sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde, Devlet Bankaları’nın o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanacağı belirtilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Tebliğleri gereğince, bankalar uygulayacakları azami faiz oranlarını serbestçe tespit ederek, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’na bildirmek zorundadırlar. Bildirilen bu oranlar bankaların mevduat kabulünde uygulayabilecekleri azami oranlar olup, fiilen uyguladıkları oranlar ile farklılık gösterebilmektedir.
.//..
Bilirkişi raporunda hesaplama yapılırken 365 gün yerine 360 gün esas alınmıştır. Hatalı bu raporla sonuca gidilmesi isabetsizdir. Ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporunda; TCMB’nin faiz oranlarına göre hesap yapıldığı anlaşılmaktadır. O halde, Mahkemece, ilam ve Yasa maddesi nazara alınarak, Devlet bankalarının takip konusu yabancı paraya fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranlarının, ilgili bankalardan gelen müzekkere cevapları ile tespit olunarak bu oranlara göre faiz hesabı yapılıp, sonuca gidilmesi gerekirken, bilirkişinin TCMB’nin faiz oranlarına göre yaptığı hesaplama kabul edilerek hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının 1 nolu bentte açıklanan nedenle reddine, borçlu vekilinin 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA taraflarca İİK’nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edenlerden davacılara iadesine 16.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.