Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/18007 E. 2016/1723 K. 01.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18007
KARAR NO : 2016/1723
KARAR TARİHİ : 01.02.2016

MAHKEMESİ : …8. Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi

Ç.. Y.. ile B.. Y.. aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının reddine dair … 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen …. gün ve … sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK’nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 4,00 TL’nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 01.02.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Davacı, … (…) Mahallesi, … Sokakta … ada,… parsel sayılı taşınmazı müvekkilinin eşinin 1978 yılında satın aldığını, daha sonra üzerindeki evi muhtarlık senedi ile kendisine devrettiğini, davalının evin yanındaki bahçesine tecavüz edip ağaçlarına zarar verdiğini, giriş için verilen yere ilaveler yaparak bahçeye taşmalar yaptığını ileri sürerek, müdahalesinin men’ine karar verilmesini istemiştir.
./.

Davalı vekili, müvekkilinin taşınmazda paydaş olduğunu, kaymakamlıkça davacının tecavüzünün men edildiğini, mülkiyet hakkı yanında zilyetlikten söz edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
… 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin temyiz edilmeksizin kesinleşen görevsizlik kararı üzerine aynı yer 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce dava esastan ret edilmiş; hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK’nın 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya el atmanın önlenmesi davası açabileceği gibi salt zilyetliğe dayalı olarak TMK’nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden de yararlanma olanağına sahiptir. Talepte bulunan hakkının hangi şekilde daha iyi korunacağını düşünüyorsa o hükümlere dayalı olarak ayrı ayrı koruma talep edebilir. Davacının dava dilekçesi ve sonraki açıklamalarından mülkiyet hakkına dayalı olarak el atmanın önlenmesi talebinde bulunduğu sonucuna varılamaz. Davacı dilerse TMK’nın 683. maddesine dayalı ayrıca elatmanın önlenmesi davası açma hakkına sahiptir. Hâkim Türk Hukuku’nu resen uygular (HMK 33).
Uyuşmazlık konusu 114 m2’lik bahçe ve 45,91 m2’lik depo niteliğindeki yapının Hazine, belediye ve çok sayıda dava dışı şahıslar adına fundalık niteliğiyle kayıtlı … ada … sayılı parsel içerisinde kalmakta olup, parselin tamamı 333,622 m2’dir. Davacı vekili sonraki aşamalarda sunduğu dilekçelerinde isteklerinin zilyetliğin korunmasına yönelik bulunduğunu, davalının bahçeye dikilen ağaçları keserek, ilaçlayarak zarar verip, depo kullanımını engellediğini açıklamıştır. Dava konusu taşınmazın paydaşlar ile gerçek şahıslar arasında kira sözleşmesi gibi şahsi hak doğuran bir sözleşme de bulunmamaktadır. Dava, kullanım hakkının engellenmesinden kaynaklanan el atmanın önlenmesi ve zilyetliğin korunması isteğine yönelik olup, uyuşmazlığın TMK’nun 981 ve devam maddeleri gereğince çözümlenmesi gerekir.
O halde davacının talebine ilişkin incelemenin TMK’nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesi’nde usulüne uygun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi için ‘dava dilekçesinin görev yönünden reddi’ yerine, yazılı şekilde davanın esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bu itibarla yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünüldüğünden, sayın çoğunluğun onama yönündeki görüşlerine katılmıyoruz.