Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/16903 E. 2016/1465 K. 28.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16903
KARAR NO : 2016/1465
KARAR TARİHİ : 28.01.2016

MAHKEMESİ : …. Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti

S.. Ş.. ile A.. A.. ve müşterekleri aralarındaki muhdesat aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair … Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen … gün ve … sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı … vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, … parselde kayıtlı taşınmazın 437 m2 lik bölümünün ve bu bölüm üzerinde bulunan muhdesatların kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … … ile A.. A.. taşınmaz üzerindeki muhdesatların davacı tarafından yapıldığını, mülkiyetinin davacıya ait olduğunu açıklamışlar, davalı A.. Ş.. ise muhdesatların babaları tarafından yaptırıldığını davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile … parsel üzerinde bulunan … tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide gösterilen kargir ev, kerpiç oda ile ahşap ahır ve samanlıktan oluşan binanın davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesi üzerine, hüküm davalılardan A.. Ş.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, davalı … vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava konusu muhdesatların yer aldığı … parsel sayılı taşınmaz tarla niteliği ile 1750 m2 yüzölçümlü olarak … tarihinde 3/4 payı ipka suretiyle tarafların miras bırakanı … … adına, 1/4 payı ise satış suretiyle aynı tarihte davacı adına tapuya tescil edilmiştir. Dosya arasında yer alan nüfus kaydına göre … … … tarihinde ölmüş olup davacı ve davalılar mirasçılarıdır.
Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (4721 s.lı TMK 684/1 m). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer (TMK 718 m). 22.12.1995 tarih ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez.
Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir.
Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre … parsel üzerinde bulunan kargir ev, kerpiç oda ile ahap ahır ve samanlığın davacı tarafından meydana getirildiği sabittir. Mahkemece muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın davacıya aidiyetine karar verilmesi doğru değildir. Bundan ayrı, davacı dava dilekçesinde belirtilen muhdesatların yer aldığı … parseldeki 437 m2 yüzölçümlü taşınmaz bölümünün de mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, ne var ki mahkemece bu istek hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir.
3- Kabule göre ise; dava konusu muhdesatların üzerinde bulunduğu … parsel sayılı taşınmaz tapuda 3/4 payı tarafların miras bırakanı Halil Şentürk adına 1/4 payı ise davacı adına kayıtlı bulunmaktadır. Davanın konusu davalıların paylarına isabet eden muhdesat değeridir. Buna göre, dosya arasında yer alan … tarihli teknik bilirkişi raporu ile ekli krokisinde belirtilen ve davacı tarafından meydana getirildiği belirlenen muhdesatların toplam değeri üzerinden yargılama sonucunda hüküm altına alınacak nispi karar ve ilam harcından, aynı şekilde 6100 sayılı HMK’nun 326/2. madde uyarınca yargılama giderinden davalı …’in, tapudaki miras bırakana ait paydan kendisine düşen miras payı oranında sorumlu tutulması gerekirken, tüm yargılama giderleri ile harcın adı geçen davalıdan alınmasına karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davalı … vekilinin temyiz itirazları yukarıda (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı vekilinin bozma kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenle reddine, taraflarca HUMK’un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 1.162,25 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden …’e iadesine, 28.1.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.