Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/1633 E. 2015/8866 K. 20.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1633
KARAR NO : 2015/8866
KARAR TARİHİ : 20.04.2015

MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R

Davacı üçüncü kişi vekili, İcra Müdürlüğü’nün 2012/14942 sayılı takip dosyasında yapılan hacze konu menkullerin davacı üçüncü kişiye ait olduğunu, mahcuzların hacizden önce fatura ile satın alındığını, ödemenin yapıldığını, bu durumun ticari kayıtlarda yer aldığını, davacının borçlunun içinde bulunduğu mali durumu bilmediğini, bilebilecek durumda da olmadığını, muvazaanın söz konusu olmadığını belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına ve tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, dava konusu haczin yapıldığı iş yerinin borcun doğumundan sonra üçüncü kişiye devredildiğini, bir başka takip dosyasında yapılan 08.11.2012 tarihli hacizde borçluya ait belgelerin bulunduğunu, ayrıca ödeme emrinin de burada tebliğ edildiğini, bu durumun devrin muvazaalı olarak yapıldığını gösterdiğini, devir gerçek olsa bile devralanın da işletmenin borçlarından sorumlu olduğunu ve sunulan faturanın da istihkak iddiasını kanıtlamaya elverişli bulunmadığını belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davacı üçüncü kişinin dava konusu makineleri haciz tarihinden önce, borçludan satın aldığı, borçlunun bu satışa ilişkin faturadan doğan alacağının büyük bölümünü dava dışı şahsa devrettiği ve 08.11.2012 tarihi itibarı ile borcun tamamının ödenerek makinelerin mülkiyetinin davacıya geçtiği, haczin üçüncü kişinin iş yerinde yapıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.
Davacı üçüncü kişi Şirket, borçlunun eski faaliyet adresinde kurulmuş ve burada 07.08.2012 tarihi itibarı ile faaliyete başlamıştır. Ortaklarından bir tanesi borçlunun oğludur. Ödeme emri haciz adresinde tebliğ edilmiştir. Diğer yandan davacının mahcuzlara ilişkin olduğu iddiası ile sunduğu fatura 10.08.2012 tarihlidir ve borçlu tarafından üçüncü kişi adına düzenlenmiştir. Borçlu haciz adresinden ayrılmadan önce 11.02.2011 tarihli yoklama fişinde geçen ticari emtiasının neredeyse tamamını üçüncü kişiye devretmiştir.
Takibe dayanak senedin düzenlenme tarihi 31.05.2012’dir.
Davacı şirket ortağı, haciz sırasında iş yerini ve içindeki malları borçludan satın aldığını kabul ve beyan etmektedir.
Bu koşullarda, borcun doğum tarihinden sonra alacaklıdan mal kaçırmak için muvazaalı iş yeri devri yapıldığının kabulü gerekir.
Devir gerçek kabul edilse bile İİK’nun 44. maddesindeki gereklerin yerine getirildiğinin iddia ve ispat edilememesi karşısında devralan da işletmenin borçlarından sorumlu olacaktır.
Belirtilen hususlar dikkate alınmadan davanın reddi yerine oluşa ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı gerekçeyle kabulüne yönelik hüküm kurulması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz tirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nun 366. ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 427,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
20.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.