Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2014/16025 E. 2015/20028 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16025
KARAR NO : 2015/20028
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR
Borçlu vekili İcra Mahkemesine yaptığı başvuruda; Alacaklı tarafça Yozgat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 09/04/2013 tarihli ve 2007/286 Esas 2013/256 Karar sayılı ilamı üzerine Yozgat 2. İcra Müdürlüğü’nün 2013/1863 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, dayanak ilam için Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nce 12/07/2013 tarih ve 2013/16990- 205 Esas ve Karar sayılı karar ile icranın geri bırakılmasına karar verildiğini belirterek, Yozgat 2. İcra Müdürlüğü’nün 21/01/2014 tarihli muhtırası ve bu muhtıraya istinaden yapılan işlemlerin iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece, şikayetin süresinde yapılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş, hüküm Borçlu Vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İcra İflas Kanunu Madde 16 ”Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.
Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir. ” hükmünü içermektedir.
Somut olayda; Alacaklı Vekili bozma ilamına göre ” kesinleştiğinden bahisle, Borçlunun tahliye ve teslim işlemlerinin gerçekleştirilmesi için muhtıra gönderilmesini talep etmiş, İcra Müdürlüğü de bu doğrultuda karar vermiştir. Borçlu şikayetçi İİK’nun 40. maddeye dayanarak takibin durdurulmasını talep etmiştir. Anılan uyuşmazlık bozma ilamının kapsamına göre tahliye teslim işleminin mümkün olup olmadığı yönünde, bir hakkın yerine getirilmesi ihtilafı olup, süresiz olarak İcra Mahkemesince incelenmelidir. Bu nedenle Mahkemece şikayetin süreden reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 09.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.