Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2013/8803 E. 2014/2182 K. 13.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8803
KARAR NO : 2014/2182
KARAR TARİHİ : 13.02.2014

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

…. ile … ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair … 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 15.12.2011 gün ve 408/618 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının …’dan adi yazılı senet ile satın almış olduğu 225 parselin 1/4 hissesinin bu satış gereğince eşi … adına tapuda tescil edilmişken kalan 3/4 hissenin diğer davalılar tarafından devredilmediğini açıklayarak, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan …. ve … açılan davayı kabul ettiklerini bildirmiş, davalılar … ve … ise davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece, tapu kayıt malikleri hayatta ve bilinen kişilerden olduğundan ve ayrıca tapulu taşınmazın haricen satımı geçersiz olduğundan davanın reddine karar verilmesi üzerine; Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller ve dosya kapsamından, dava konusu 225 parsel 27.06.1965 tarihinde Mayıs 1327 tarih ve 59 nolu tapu kaydının revizyonu sonucunda, 1/4’er pay ile …… (…),….,…. ve …. (tashihle ….) …. adına tespit edilmiş ve tutanağın itirazsız kesinleşmesiyle bu şahıslar adına 13.11.1965 tarihinde tapuya tescil edilmiş, kayıt maliklerinden …… 1/4 hissesini 09.12.1971 de davacının eşi davalı …’ya devretmiştir. Satış tarihi itibarı ile taşınmaz tapuda kayıtlıdır.
Kural olarak tapuda kayıtlı bulunan bir taşınmazın haricen satışı Türk Medeni Kanunu’nun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanunu’nun 26. maddesi hükümleri karşısında geçersizdir. Böyle bir satış, haricen satın ve devralan kişiye herhangi bir hak bahşetmez. Somut olayda taşınmaz tapuda paylı mülkiyet şeklinde kayıt olup, 1/4 payın kayden maliki…’ün ölümü ile payı elbirliği mülkiyet kurallarına göre aralarında davanın reddini savunan … ve …’ında olduğu mirasçılarına intikal ettiğine ve elbirliği mülkiyetinde mirasçılar ancak oybirliği ile tasarrufta bulunabileceğine, göre … payı yönünden davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
Davacı vekilinin diğer paylar yönünden temyizine gelince; taşınmazda müstakil pay sahibi olan davalılar …. ve … davayı kabul etmişler ve beyanlarını HMK’nun 154. maddesi gereğince imzalarıyla tasdik etmişlerdir. Kabul, HMK’nun 308 ve 311. maddelerine göre kesin hüküm sonucunu doğuran ve davayı sonlandıran taraf beyanıdır. Anılan hüküm gereğince adı geçen davalıların payları yönünden davanın kabulü yerine tapulu taşınmazın haricen satışının geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Öte yandan kayden 1/4 pay maliki … 01.01.1997 tarihinde vefat etmiş olup geriye mirasçı olarak kızı … ve ölü kızı…’den torunları …, …, … ve …. kalmıştır. … payı bu mirasçılar arasında elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olup … dışındaki mirasçılar davada taraf olarak yer almamıştır. Bu halde Mahkemece, davacıya ölü….’un … dışındaki mirasçılarını davaya dahil etmesi için süre ve imkan verilmesi, dahil edildikleri takdirde bildirecekleri deliller toplanarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken bu pay yönünden taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi de doğru olmamıştır.
Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.