YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7140
KARAR NO : 2013/12361
KARAR TARİHİ : 17.09.2013
MAHKEMESİ :…….. Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kıymet takdirine itiraz
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
İİK’nun 24. maddesinin 1, 3, 4 ve 5 fıkralarında, taşınır teslimine dair ilam …….. dairesine verilince, …….. müdürünün …….. emri tebliği ile 7 gün içinde o şeyin teslimini emredeceği, hükmolunan taşınır veya misli borçlu yedinde bulunursa zorla alınıp alacaklıya verileceği, yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değerinin alınacağı, vermezse ayrıca …….. emrine gerek kalmaksızın haciz yoluyla tahsil olunacağı, taşınır malın değeri ilamda yazılı olmadığı veya ihtilaflı bulunduğu takdirde …….. müdürü tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre takdir olunacağı belirtildiği gibi hükmolunan taşınırın değerinin borsa ve ticaret odalarından olmayan yerlerde …….. müdürü tarafından seçilecek bilirkişiden sorulup alınacak cevaba göre tayin olunacağı belirtildikten sonra maddenin son fıkrasında “ilgililerin bu hususta …….. mahkemesine şikayet haklarının olduğu” hükmüne yer verilmiştir.
Son fıkrada yer verilen bu düzenlemenin, …….. müdürünün belirlediği taşınırın değerinin taraflarca şikayet konusu edilmesi halinde, …….. mahkemesine denetleme yetkisi tanıdığının, bu denetlemenin de …….. hakimi tarafından uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle gerçekleştirebileceğinin kabulü gerekir. Bu kabul karşısında değer belirleme işleminin bizatihi …….. müdürüne ait olduğu yönündeki yerleşik uygulama terk edilmiştir.
Somut olayda, takibe dayanak … 1. Tüketici Mahkemesi’nin 2011/1164 Esas, 2012/605 sayılı kararında …. plakalı aracın aynı…………ayıpsız misli ile değiştirilmesine, davaya konu aracın (………… model) davalılara iadesine karar verilmiştir. Takip dosyasında …….. müdürlüğünce ilam gereği ve İİK’nun 24. maddesi gereğince … Ticaret Odası’na “Borçlular tarafından aracın ayıpsız mislinin bulunmadığının bildirildiği 23.10.2012 tarihi itibari ile …….. …….. dahil) 1.6i …….. …….., 115 PS (DIN), 4 …….., 2640 dingil mesafeli, Senkromecli 5 ileri 1 geri …….. aracın değerinin tespitinin yapılması” istenmiştir. … Ticaret Odası tarafından verilen cevapta ise “…….. model, ……..li, 4 silindirli, 2640 …….., 5 ileri 1 geri ……..,4 kapılı, …….. gövdeli, …….. çalar (…….. ücreti dahil), 5 kişilik binek tip aracın sıfır kilometre anahtar teslim fiyatının 43.000 TL olabileceği kanaatine varıldığı” bildirilmiştir. Borçlular vekili …….. Mahkemesinden …….. tarafından bildirilen değerin “ayıpsız mislinin” değil “0” km yeni aracın değeri olduğundan yeniden bilirkişiler aracılığı ile kıymet takdirinin yapılmasını talep etmiştir. Mahkemece, …….. Müdürlüğü’nce yazılan müzekkere içeriği tekrar edilerek ……..’dan aracın değerinin sorulması üzerine aynı değer bildirilmiştir. Her iki yazı cevabı değerlendirildiğinde 2008 ve 2012 model araçtaki donanım farklarından bahsedilmeden, değer tespiti yapıldığı diğer yandan, 43.000 TL civarında olabileceği şeklinde belirsiz bir değer tespiti yapılmıştır.
Bu durumda, Mahkemece ilamda yenisi ile değiştirilmesine karar verilen ayıplı …. plakalı …….. 1.6 model aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgelerin taraflardan temin edilerek, makine mühendisi bilirkişi aracılığı ile haciz tarihi itibariyle (aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük sürenin sona erdiği tarih) …….. 1.6 model aracın donanımlarına göre iade konusu aracın değerinin belirlenmesi gerekir. “……..”’nun verdiği ve net ifadeler taşımayan cevap yazısı ve eksik inceleme ile sonuca gidilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle ve İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 17.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.