Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2013/3361 E. 2013/11505 K. 10.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3361
KARAR NO : 2013/11505
KARAR TARİHİ : 10.09.2013

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Mirasın reddi

… tarafından hasımsız olarak açılan mirasın reddi davasının reddine dair … 3.Sulh Hukuk Mahkemesi’nden verilen 24.01.2013 gün ve 1269/71 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili dava dilekçesinde; vekil edeninin eşi S……’ın 08.07.2012 tarihinde vefat ettiğini, miras bırakanın sağlığında sanayi ve ticari faaliyette bulunduğunu ancak, başarılı olamadığını, borçlarını da ödeyemediğini, hakkında zaman zaman icra takibi yapıldığını, vekil edeninin bu borçların ne kadar olduğunu ve kime ait olduğunu bilmediğini, tereke borca batık olduğundan dolayı mirası reddetmek istediğini açıklayarak vekil edeninin mirası reddettiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın süresinde açılmadığı benimsenerek süre yönünden davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK.nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davasıdır.
Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir (HMK.m.33). Dava dilekçesi içeriğine göre dava, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczinin tespiti isteğine ilişkindir (TMK.605/2 m.). Gerek 743 sayılı Medeni Kanun’da, gerekse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda bu tür uyuşmazlıkların mutlaka Sulh Hakimleri tarafından görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 gün ve 24/29 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’na göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK ise Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olup olmadığını, tayin ve tespitte dava konusunun değeri ve miktarı ölçüsünü kaldırmış, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarda, görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır (HMK.m.2/1
Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK’nun yürürlüğe girmesinden sonra açılacak terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin davalarda davanın değeri ne olursa olsun Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Görev, kamu düzenine ilişkin olup, Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Bu durumda dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yanlış niteleme ve değerlendirme sonucunda süreye tabi olmayan mirasın hükmen reddinin tespiti davasında davanın süre yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 10.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.