Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2013/23988 E. 2015/8278 K. 13.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23988
KARAR NO : 2015/8278
KARAR TARİHİ : 13.04.2015

Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı, katılma alacağı

….. ile …. aralarındaki katkı payı alacağı, katılma alacağı davasının Kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Aile Mahkemesi’nden verilen 11.09.2013 gün ve 36/1138 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı vekili, mal rejiminin tasfiyesi ile dava dilekçesinde ileri sürdüğü iki adet taşınmaz ve bir aracın değerlerinin 1/2’sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının ev hanımı olması nedeniyle katkısının bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın talep edilen araç yönünden kısmen kabulüne, taşınmazlar yönünden ise reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, süresi içerisinde reddedilen kısım yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 20.09.1989 tarihinde evlenmiş, 07.10.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 14.09.2010 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m).
1-Dosya kapsamına dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller değerlendirilerek karar verildiğine ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıda gösterilen nedenler dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece dava konusu edilen 4 nolu bağımsız bölüm için davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Davacı tarafça, dava dilekçesinde açıkca yemin deliline de dayanıldığı anlaşılmakla, bu kapsamda, öncelikle davacı tarafa iddia ve savunma kapsamında yemin teklif hakkını kullanmak isteyip istemediğinin sorulması, kullanmak istediği takdirde usulüne uygun bir biçimde davalının HMK’nun 227 ve devamı maddeleri gereğince davet edilmesi ve HMK’nun yemine ilişkin hükümleri dikkate alınarak yöntemine uygun bir biçimde davalının yeminli beyanının alınması ve elde edilecek sonuca göre ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken mahkemece bu gerekliliğe uyulmadan karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın (2) nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, öteki temyiz temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde davacıya iadesine 13.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.