Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2013/23626 E. 2014/19629 K. 30.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23626
KARAR NO : 2014/19629
KARAR TARİHİ : 30.10.2014

MAHKEMESİ : Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/06/2013
NUMARASI : 2012/19-2013/12

Hazine ile S.. D.. (E..) ve müşterekleri aralarındaki terekenin iflas yoluyla tasfiyesi davasının kabulüne dair Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nden verilen 24.06.2013 gün ve 19/12 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; Denizli Saraylar Vergi Dairesi Müdürlüğü’nde avukatlık işinden dolayı kayıtlı iken 22.12.2007 tarihinde vefat eden miras bırakan F.. D..’nun ilgili Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne 16.006,75 TL vergi borcu bulunduğunu, mirasçıları tarafından Denizli 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/355 Esas-2008/1005 Karar sayılı kararıyla mirasının reddedildiğini, yapılan malvarlığı araştırmasında miras bırakanın vefat eden annesi Hatice adına kayıtlı olan 2342 ada 6 parselde 4 katlı bir apartmanda mesken vasıflı iki ayrı bağımsız bölüme rastlandığını ve bu taşınmazlarda annesinden kendisine intikal edecek mirasına haciz konulduğunu açıklayarak miras bırakanın mirasının TMK’nun 612 ve devamı maddeleri gereğince iflas hükümlerine göre tasfiyesine, bunun için tasfiye memuru görevlendirilmesine, tasfiye sonunda vergi borçlusunun mirasının paraya çevrilmesine ve malvarlığından elde edilecek paranın vergi borcuna karşılık Saraylar Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne yatırılmasına, Hazine’ce yapılacak masrafların ve takdir edilecek vekalet ücretinin murisin mirasından ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mirasçılara dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun biçimde tebliğ edildiği halde, yargılama oturumlarına katılmamışlar ve davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece; “… davanın kabulüne, miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle terekesinin borca batık olması, kanuni bütün mirasçılarının mirası red etmiş olmaları nedeniyle murisin terekesinin iflasına, iflasın 24.06.2013 tarihi saat 11,30 itibariyle açılmasına, murisin terekesindeki bütün taşınır, taşınmaz mallar ile 3. kişilerdeki varsa hak ve alacaklarına ihtiyaten haciz konulmasına, kararın gereği için dosyanın Denizli Nöbetçi İflas Müdürlüğü’ne gönderilmesine, TMK’nun 612 yollamasıyla İİK’nun 160. maddesi gereğince; iflas talebi ile tasfiye talep eden alacaklı davacının ilk alacaklılar toplantısına kadar olan bütün masrafları karşılamasına, sonraki masrafların resen karşılanmasına, murisin terekesindeki mallar satıldığında öncelikle re’sen yapılan masrafların alınmasına, geri kalan paranın alacaklılara dağıtılmasından sonra para kalması halinde; bu kalan paranında mirası reddetmiş olan mirasçılara miras payları oranında ödenerek terekenin tasfiyesine,…” karar verilmiştir.
Hüküm, davacı Hazine vekili tarafından dilekçesinde yazılı nedenlerle süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; miras bırakan 22.12.2007 tarihinde vefat etmiş, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından mirası reddolunmuştur.
Ölenin en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir. (TMK. m.612/1-2) İİK’nun 180. maddesi; reddolunan mirasın tasfiyesinin sekizinci bap (md.208-256) hükümlerine göre; ait olduğu mahkemece yapılacağını hükme bağlamıştır. Öyleyse, Mahkemece iflas masası teşkil edilip (md.208), iflas dairesi oluşturulması, iflas dairesince tasfiyenin adi veya basit şekilde yapılmasına karar verildikten (md.208/3) sonra seçilecek tasfiye yöntemine göre gerekli işlemlerin yapılmasının izlenmesi, terekeye (masaya) dahil hiçbir malvarlığı bulunmaz ise, iflas dairesince tasfiyenin tatiline karar verilip, bu hususun ilan edilmesi (md.217), bu ilanda tereke alacaklıları tarafından otuz gün içinde iflasa müteallik muamelelerin tatbikine devam edilmesinin istenmemesi halinde iflasın kapatılacağının açıkça yazılması (md.217); en son olarak da yürütülecek işlemlerin sonucuna göre iflasın kapanmasına (md.254) karar verilebileceği gözönöne alınmaksızın sadece yürütülecek işlemlerin neler olduğuna işaret edilmek suretiyle dosyanın kapatılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/III-2. bendi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 30.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.