Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2013/22645 E. 2015/14151 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/22645
KARAR NO : 2015/14151
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı ve katılma alacağı

….. ile ….. aralarındaki katkı pyı alacağı ve katılma alacağı davasının reddine dair… Aile Mahkemesi’nden verilen 13.05.2013 gün ve 391/643 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, mal rejiminin tasfiyesi ile alacağın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davacının katkısının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 06.02.1984 tarihinde evlenmiş, 28.01.2005 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 23.11.2009 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m).
1- Dosya kapsamına dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller değerlendirilerek karar verildiğine, takdirde de bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; davalı adına tapuya kayıtlı 612 parsel numaral….’daki dağ evinin yapımı sırasında 500 adet cumhuriyet altınının davacı tarafından davalıya verilmesi ile ilgili olarak,… Asliye Hukuk Mahkemesi 2000/775 esas ve 2001/803 karar sayılı retle sonuçlanan boşanma dosyası kapsamında…..’ün boşanma hususunda anlaştıkları hususuna ispat aracı olarak mahkemeye sunduğu 13.08.1999 tarihli ve taraflarca imzalandığı inkar edilmeyen protokoldeki 3 nolu bentte geçen …… hanımın bolu inşaaatı sırasında verdiği altınlar (miktarı kayıtlardadır) geri verilecek” ibaresi, aynı dosyada 12.10.2000 havale tarihli …. vekili dilekçesinde geçen “müvekillimin bu altınları iade etmek istemesi eleştirilmesi değil takdir edilmesi gereken bir davranıştır. Altınının sayısının dilekçede belirtilen rakamla
hiç ilgisi yoktur. Çok daha azdır. “ifadesi, eldeki dosyada dinlenen tanıklar…. ve …… beyanlarına göre 500 adet cumhuriyet altını hakkında Mahkemece kabül kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir.
3- Davacının ziynet eşyaları ile ilgili temyiz itirazlarının incelenmesinden; ….. vekilinin Mahkemeye sunduğu 15.04.2005 tarihli dilekçesinde “altın ve ziynet eşyaları haksızdır. Gerçeği yansıtmıyor, miktarın her defasında arttırıldığına dikkat çekmekle birlikte bunların da özel eşyalarla birlikte gönderildiğini önemle belirtiriyoruz” ifade etmiştir. Davacı ….. Temel vekilide bu beyana göre ziynetlerin davalıda kaldığı hususunun sabit olduğu ve söz konusu ziynetlerin gönderildiğine ilişkin ispat yükünün davalı tarafta olduğunu belirtmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından davalı ….’ün ziynetleri sonradan davacı kadına gönderdiği kanıtlanamadığından davaya konu 27.12.2007 tarihli dilekçede sayılan ziynetler hakkında kabul kararı verilmemesi doğru değildir
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) ve (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları kısmen yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, öteki temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 29.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.