YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/22324
KARAR NO : 2015/6412
KARAR TARİHİ : 19.03.2015
Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı
Davacı-birleşen dosya davalısı….. ile davalı-birleşen dosya davacısı …. aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne dair ……Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 02.07.2013 gün ve 395/365 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, evlilik birliği içinde satın alınarak davalı adına tescil edilen taşınmaz ve aracın alımına vekiledenin maaş geliri, takıları ve ailesinin desteği ile katkıda bulunduğunu açıklayarak, toplam 30.000 TL katkı payı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini savunmuş ve birleşen 2005/ 255 Esas sayılı dava dilekçesinde, kişisel malı niteliğindeki evin satımından elde edilen para, 18 adet üç aylık emekli maaşı ve müşterek evdeki eşyalar için toplam 22.000 TL’nin davacı- davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın tümden ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 06.08.1990 tarihinde evlenmişler, 08.10.2003 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 17.03.2005 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK’nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir.
Dava, mal rejiminin boşanma sebebiyle tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir.
Bu davaların çözüm yeri 4787 sayılı Aile Mahkemeleri’nin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesi gereğince Aile Mahkemeleridir. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir.
Davaya Aile Mahkemesi tarafından bakılması gerekirken, görev hususu düşünülmeden Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yargılamaya devam edilip yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
Davalı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 74,25 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı-birleşen dosya davacısına iadesine, 19.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.