Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2013/18608 E. 2014/1 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18608
KARAR NO : 2014/1
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

K A R A R

İlama dayalı olarak başlatılan ve devam eden takipte, her iki tarafın kabul ettiği 13.05.2011 tarihli protokol ile takip konusu borcun 20.000,00 TL’ye indirildiği ve 10.000,00 TL’sinin peşinen ödendiği, bakiyesinin ise beş eşit taksitle ve en son taksidin 15.10.2011 tarihinde yapılacak ödemeyle sonlandırılacağının kararlaştırıldığı,
Borçlu belirlenen taksitleri tam ve zamanında olmamakla birlikte en son 16.11.2011’de yaptığı ödemeyle sonlandırdığını, beyan ettiği alacaklı vekili ise 25.11.2011 tarihinde takip dosyasına protokolü de sunarak, 4. maddesi gereğince taksitler tam ve zamanında ödenmediğinden geçersiz hale geldiğini, haricen tahsil edilen 20.000,00 TL’nin ve icra emrinin dikkate alınarak, takip konusu borcun hesap edilmemiş bakiye alacak için takibe devam edilmesini talep etmiştir. İcra Müdürlüğü’nce talep doğrultusunda takibe devam edilerek hacizler yapılmış, borçlu İcra Mahkemesi’nden protokol gereği ödenmesi gereken 20.000,00 TL’nin ödendiğini bu nedenle, hacizlerin kaldırılmasını ve takibin infaz nedeniyle iptalini talep etmiştir. Mahkemece protokol gereğince borcun ödenerek sonlandırılması nedeniyle istemin kabulü ile İcra Müdürlüğü işleminin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir.
818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 114. maddesinde, borcun yenilenerek sona erdirilebileceğinin, ancak bu hususun, yani borcun yenilenerek sonlandırıldığının, yapılan sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olması gerektiği belirtilmiştir.
Somut olayda, taraflarca yapılan 13.05 .2011 tarihli protokol içeriği ve 4. maddesi incelendiğinde, takip konusu borcun bu tarih itibariyle 32.425,09 TL olduğu, alacaklı vekili tarafından indirim yapılarak 20.000,00 TL olarak kabul edildiği, belirlenen miktar ve tarihlerde taksitler halinde ödenmesi halinde borcun sona ereceğinin, ancak belirtilen şekilde ödenmemesi halinde protokolün hükümsüz kalacağı ve taksitlerden birinin vadesinde ödenmemesi halinde tüm borcun muaccel hale geleceği, yapılan indirimden vazgeçilerek, icra dosyasındaki işlemlere kaldığı yerde devam edileceğinin kararlaştırıldığı,
.//..

2013/18608-2014/1 -2-

ve tarafların kabullerinde olduğu gibi borçlunun protokolde belirtilen taksitleri tam ve süresinde ödemediği, gecikmeli ve parça parça ödediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda protokolün yukarıda anılan yasal düzenlemede belirtilen borcun yenilenmesi iradesini içermediği, borcun sonlandırılmasının şarta bağlı olarak kararlaştırıldığı, protokol ile yeni bir borç oluşturulmadığı, eski borcun tamamen ortadan kaldırılmadığı görülmektedir .
O halde, Mahkemece, anılan nedenlerle şikayetin reddi yerine kabulü yönünde karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla, alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin karar düzeltme istemin kabulü ile Dairemizin 26.03.2013 tarih ve 2013/1492 Esas, 2013/4314 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi .