Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2013/11921 E. 2013/11507 K. 10.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11921
KARAR NO : 2013/11507
KARAR TARİHİ : 10.09.2013

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

… ile … aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ….Sulh Hukuk Mahkemesi’nden verilen 02.02.2012 gün ve 59/41 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı … vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

… A R A R
Davacı vekili; harici satış ve eklemeli zilyetliğe dayanarak, 344 ada 156 parselin tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, zilyetlik şartları oluşmadığını açıklayarak, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dava konusu taşınmaz, senetsizden, tarla vasfı ile zilyedi olarak bildirilen Zeki Yenipazarlı’ya ait olduğu belirtilmiş ise de, zilyetliği ispatlayıcı belge ibraz edilmemesi nedeniyle zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığı tam olarak anlaşılamadığından 30.08.1997 tarihinde … adına tespit edilmiş ve Gökçeada Kadastro Mahkemesi’nin görevsizlik kararı sonrasında tutanak 28.02.2001 tarihinde itirazsız kesinleşmiştir.
Tarım ve kültür arazilerinin mülkiyetinin, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve TMK’nun 713. maddeleri uyarınca olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılabilmesi için, anılan maddelerde yazılı koşulların davacı lehine gerçekleşmesi yanında, özel mülkiyete elverişli yerlerden olması (TMK’nun 999), ekonomik amaca uygun eylemli zilyetlik ve tasarrufun somut olarak kanıtlanması gerekir. Dairenin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun istikrar kazanmış kararları da bu yöndedir.
Somut olayda; 05.08.2011 tarihinde mahallinde yapılan keşif sırasında davacı tanıkları, davacının 344 ada 156 parsel üzerindeki zilyetliğini hayvan otlatmak suretiyle devam ettirdiğini beyan etmişlerdir. Bu tür zilyetlik, ekonomik amaca uygun zilyetlik sayılmamaktadır. Keşif sonrası Ziraatçi Uzman Bilirkişinin vermiş olduğu raporda da, taşınmazın yüzeyi taze olarak yani en fazla bir hafta içerisinde iş makinesi ile düzeltilmiş yabancı otlar ve ara ara olan gevenlerden temizlendiği açıklanmıştır. Kaldı ki, taşınmazın fiziki yapısı, bitki örtüsü ve dosyaya sunulan fotoğraflara göre zilyetlik yoluyla kazanılmayacak yerlerden olduğu tartışmasızdır.
Hal böyle olunca; Davacı ve davacının zilyetliğini devraldığı kişinin zilyedliği taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak sürdürülmediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken farklı gerekçeler ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Yukarıda açıklanan nedenle davalı … vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-2. bendi gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 10.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.