Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2012/76 E. 2012/5625 K. 18.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/76
KARAR NO : 2012/5625
KARAR TARİHİ : 18.06.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

… ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair … Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 08.09.2011 gün ve 287/401 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı vekili, kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetliğe dayanarak dava konusu 252 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne Hazine adına kayıtlı, dava konusu 252 ada 1 parselin tapu kaydının iptaline, davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; dava konusu 252 ada 1 nolu parsele ilişkin kadastro tutanağı dosya arasındadır. 9.878,21 m2 olarak, arsa niteliğiyle, senetsizden, 22.09.2000 tarihinde Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup ileride ekonomik yarar sağlamasının mümkün olduğu belirtilerek 3402 sayılı Yasanın 18.maddesi gereğince kadastro yolu ile Hazine adına tespit edilmiştir. İtirazsız olarak 12.01.2001 tarihinde kesinleşmiştir. Mahallinde keşif yapılmıştır, dinlenen yerel bilirkişiler … ile …ve davacının tanık listesinde adı geçen…beyanlarında; çekişme konusu parselin içinde bulunan evde önceleri davacının babası …ın ailesiyle birlikte oturduğunu, ölümü ile davacıya kaldığını, evin çevresinin ise “hayvanların bahçesi” olarak kullanıldığını bildirmişlerdir. Açıklatılmamakla birlikte, dava dosyasının tamamı gözönünde bulundurulduğunda “hayvanların bahçesi” tabirinden, hayvanların otlatıldığı yerlerin kastedildiği anlaşılmaktadır. Teknik bilirkişi Serkan Çevik tarafından düzenlenen 28.04.2011 havale tarihli krokide, dava konusu parel üzerindeki ev yeri gösterilmiş ise de, yüzölçümü belirlenmemiştir.
Tarım ve kültür arazilerinin mülkiyetinin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve TMK.nun 713.maddeleri uyrınca, olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılabilmesi için; anılan maddelerde yazılı koşulların davacı lehine gerçekleşmesi yanında, ekonomik amaca uygun eylemli zilyetlik ve tasarrufun da somut olarak kanıtlanması gerekir. Dairenin uygulaması da bu yöndedir. Az yukarıda da belirtildiği gibi, dosyanın içeriğine ve toplanan delillere göre, dava konusu 252 ada 1 parselin içinde kalan ev yerinin dışındaki bölüm için davacının ve miras bırakan babasının ekonomik amacına uygun eylemli zilyetliğinin bulunmadığı anlaşıldığından; mahkemece, krokiye işaretlenen ev yeri ve zorunlu kullanım alanının keşfen belirlenip teknik bilirkişiye işaretletilip, yüzölçümü hesaplatılarak bu alana ilişkin davanın kabulüne, parselin bu yerin dışında kalan bölümü hakkında açılan davanın ise ekonomik amaca uygun zilyetliğin bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin taktirinde yanılgıya düşülerek yazılı gerekçeyle 252 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamına ilişkin davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerindedir. Kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçiçi 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna 18.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.