Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2012/6602 E. 2012/8320 K. 28.09.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/6602
KARAR NO : 2012/8320
KARAR TARİHİ : 28.09.2012

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

K A R A R

Alacaklı tarafından ilama dayalı olarak ilamlı icra takibine başlandığı, örnek 4-5 numaralı icra emri tebliği üzerine borçlunun aynı ilamda kendisinin de alacaklı olduğunu ileri sürerek takas mahsup iddiasıyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetçi tarafından yapılıp kesinleşen bir takip bulunmadığı ve takip alacaklısının alacağını üçüncü şahsa temlik ettiğinden bahisle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hukuk Genel Kurulu’nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251-593 sayılı kararında da vurgulandığı üzere dar yetkili icra mahkemesinin yargılama usulü gözönünde tutulduğunda; takip hukuku bakımından takas ve mahsup iddiasının kural olarak:
1) Takasa konu alacağın, İİK.nun 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması,
2) Bu alacakla ilgili olarak icra takibinin yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması,
3) Alacağın ilama bağlanması
hallerinde icra mahkemesinde incelenmesi ve istemin sonuçlandırılması mümkündür.
Bir başka anlatımla, BK.nun 118. maddesinde takas isteminin kabulü için öngörülen koşullar genel mahkemelerde görülmekte olan davalarla ilgili olup, icra mahkemesindeki takas talebi yukarıda yazılı koşullara göre değerlendirilmelidir.
Öte yandan, Borçlar Kanunu’nun 167. maddesine göre “Borçlu temlike vakıf olduğu zaman temlik edene karşı haiz olduğu def’ileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir”
Somut olayda takas için ileri sürülen alacağın aynı ilamda yer alması ve temlik tarihinden önce doğmuş bulunması nedeniyle temlik alacaklısının alacağı ile takas ve mahsup edilebilir. Mahkemece yukarıda belirtilen ilkeler ışığında şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
28.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.