YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/4249
KARAR NO : 2012/10216
KARAR TARİHİ : 09.11.2012
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
… ile Hazine ve Kızılcaveren Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Hafik (Kapatılan) Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 03.02.2012 gün ve 388/31 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak gösterilen ve dava dilekçesinde mevkii ve sınırları belirtilen taşınmazın kendisine ait çekişmesiz 156 ada 19 nolu parsele ilave edilerek adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine temsilcisi davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi, duruşmada dava konusu yerde yol olmadığını belirtmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 156 ada 19 parsele teknik bilirkişinin 24.11.2011 hakim havale tarihli raporunda A harfiyle gösterilen mavi renkli kalemle sınırları belirtilen 695 m2 alan kısmın eklenmek suretiyle davacılar adına hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hüküm; davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak gösterilen taşınmazın TMK.nun 713/1. maddesi uyarınca tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece koşulları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de ulaşılan sonuca katılmak mümkün bulunmamaktadır. Şöyle ki, tescil konusu taşınmaz, 27.03.2007 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak gösterilen bir yerdir. Böyle bir yerin kazanılabilmesi için kamunun yararlanmasına terk ve tahsis edilen yerlerden bulunmaması, kadim yol olmaması ve paftasında gösterildiği tarihten itibaren 20 yıldan fazla süre ile koşullarına uygun olarak tasarruf edilmiş olması gerekir. Somut olayda; çekişme konusu yer, 27.04.2007 tarihinde paftasında yol olarak gösterilmiş, eldeki dava ise 14.09.2010 tarihinde açılmıştır. Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre, paftasında gösterildiği tarihten itibaren makul sayılabilen süre içerisinde açılmış bulunan davalara bakılması ve paftasında gösterildiği tarihten geriye doğru kazanmayı sağlayan sürenin nazara alınması gerekmektedir.
Mahkemece kazanma süresi ve koşullarının davacı yararına gerçekleşmediği ve tespitten itibaren dava tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonunda yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna 09.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.