Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2012/3438 E. 2012/4049 K. 10.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/3438
KARAR NO : 2012/4049
KARAR TARİHİ : 10.05.2012

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı

… ile … aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair … Aile Mahkemesinden verilen 28.02.2012 gün ve 598/140 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, evlilik birliği içinde edinilerek davalı adına tapuya tescil edilen 91 ada 11 parselde 2 numaralı, 127 ada 104 parselde 49 numaralı bağımsız bölümler ile yine davalı adına trafik siciline tescil edilen 44 FD 075 plakalı aracın edinilmesine katkıda bulunduğunu açıklayarak, fazla hakları saklı tutularak 30.000 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, aynı hususta açılan Malatya 2. Aile Mahkemesinin 2007/397 Esas sayılı davanın redle sonuçlandığını ve kesin hüküm teşkil ettiğini, uyuşmazlığa konu mal varlığının mal ayrılığı rejimine tabi olup, davacının katkısı bulunmadığını, kişisel malı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın 1 yıllık zamanaşımı süresinden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya arasındaki nüfus aile kayıt tablosu içeriğine göre; taraflar 1984 yılında evlenmişler, 19.02.2009 tarihinde kesinleşen boşanma davası üzerine evlilik birliği sona ermiştir. TMK.nun 225/2.maddesine göre evliliğin boşanmayla sona ermesi halinde, eşler arasındaki mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle son bulur. Sözleşme ile başka mal rejimi seçildiği bildirilmediğinden eşler 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170.maddesi gereğince mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise 4721 sayılı TMK.nun 202.maddesi uyarınca yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
Dava konusu 91 ada 11 parselde bulunan 10/90 arsa paylı 2 numaralı dükkan 30.07.1997 tarihinde; 127 ada 104 parselde bulunan yine dükkan vasıflı 8/1042 arsa paylı 49 numaralı dükkan 12.02.2001 tarihinde satın alma yoluyla davalı adına tapuya tescil edilmiştir. Niza konusu aracın tescil kaydı ise dosya arasında bulunmamaktadır.
TMK.nun 179.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Davacı tarafından katkının yapıldığı ve taşınmazların satın alındığı iddia edilen tarih itibariyle eşler arasında 743 sayılı MK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu taşınmazların edinildiğinin ileri sürüldüğü tarihe göre, eşler arasında 743 sayılı MK.nun 170. maddesi hükmü uyarınca mal ayrılığı rejimi geçerli olduğundan uyuşmazlık Borçlar Kanununun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulmalıdır. Bu durumda 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı TMK.nun 178.maddesinde düzenlenen dava zamanaşımına ilişkin düzenleme eldeki davada davaya konu taşınmazlar yönünden uygulanamaz. Taraflar arasındaki taşınmazlara dayalı katkı payı iddiasına yönelik uyuşmazlıkta Borçlar Kanununun başka türlü hüküm mevcut olmadığı takdirde her dava için öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresini öngören 125.maddesindeki düzenlemenin uygulanması gerektiği açıktır. Uyuşmazlık konusu aracın ise davalı adına trafik siciline tescili tarihinin belirlenerek taraflar arasında hangi mal rejimine tabi dönemde alındığının tespiti ve uygulanması gereken zamanaşımı süresinin saptanması ile sonucuna göre araç bakımından davaya devam edilmesi gerekir. Mahkemece, boşanma dava dosyasının, aynı hususta daha önce açıldığı ve kesin hüküm teşkil ettiği öne sürülen dosyanın getirtilmesi, nizalı aracın edinim tarihinin tespiti, iddia ve savunma çerçevesinde tüm taraf delillerinin toplanması ve uyuşmazlığın esası bakımından karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazların edinildiği tarih itibariyle uyuşmazlığın 01.01.2002 tarihinden önceye ilişkin olduğu gözden kaçırılarak, aracın ise edinim tarihi belirlenmeksizin yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 10.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.