Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2012/2078 E. 2012/10542 K. 15.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2078
KARAR NO : 2012/10542
KARAR TARİHİ : 15.11.2012

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı

… ile … aralarındaki katılma alacağı davasının kabulüne dair …. Aile Mahkemesinden verilen 28.12.2011 gün ve 821/1283 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı vekili, 2001 yılında evlenen ve 2008 yılında boşanan davacı ile davalının evlilik birliğinin devamı içinde 610 ada 3 parsel sayılı villa tipi taşınmaz ile 35 CHY 68 plaka sayılı aracın edinildiğini, aracın alımı sırasında davacının birikmiş 3.000,00 TL parasının kullanıldığını açıklayarak ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak taşınmazdan kaynaklanan 15.000,00 TL ve araç nedeniyle 5.00,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesini istemiş, 15.11.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile taşınmazdan kaynaklanan alacağı 73.643,00 TL yükselterek toplam 93.643,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı, 25.11.2009 tarihli dilekçesi ile taşınmazın 1995 yılında girdiği kooperatif üyeliği sonucu edinildiğini ve taşınmaz için 2005 yılında kullanmış olduğu banka kredisinin kendisi tarafından ödendiğini, davacının bu tarihlerde henüz stajyer olması nedeniyle katkısı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz ve aracın edinilmiş mal kapsamında olduğundan davanın kabulüyle araç (araç için 5000 TL) ve taşınmazdan kaynaklanan toplam 91.643,00 TL alacağın davalıdan alınmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 23.06.2001 tarihinde evlenmişler, 05.03.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 15.09.2008 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM.nin 170.maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 05.03.2007 tarihine kadar 4722 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK.nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
Dava konusu … plaka sayılı araç … plaka sayısı ile davalı adına kayıtlı iken naklen bu plakaya intikal görmüş olup, trafiğe ilk tescil tarihi kesin olarak belirlenememiş ise de, davacı ve davalının müşterek beyanlarında 2002 yılında alınmış olduğu kabul edilmiş olup, edinilme tarihine göre TMK 202 maddesi gereğince edinilmiş mal olduğundan dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı vekilinin araca (5000 TL’ye) yönelik yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün bu bölümünün ONANMASINA,
Davalı vekilinin 610 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazlarına gelince, dava konusu taşınmaz kooperatif üyeliği sonucunda 27.10.2005 tarihinde ferdileşme sonucu davalı … adına tapuya tescil edilmiştir. Taşınmazın kooperatif tarafından davalıya ne zaman teslim ediliği belli değilse de, dosyadaki belgeler ve bilgilerden … adına başlamış olan üyeliğin, 03.07.2000 tarihinde evlenmeden önce davalının annesi Feriha Merkit’e devredilmiş olduğu ve yine 06.01.2003 tarihinde Feriha Merkit tarafından davalıya bedelsiz olarak devredildiği anlaşılmaktadır. Taşınmazın yukarıda açıklanan edinilme şekline ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre taraflar arasındaki uyuşmazlık katılma alacağı (TMK. mad. 231-236) isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek taşınmazın tasfiye tarihindeki değeri dikkate alınarak (TMK. m.235/1) katılma alacağı belirlenmelidir. Kooperatif üyeliği davalının annesi tarafından davalıya 06.01.2003 tarihinde bedelsiz olarak devredilmiş olmakla aynı yasanın 220/2. maddesi uyarınca bir eşin karşılıksız olarak edindiği herhangi bir mal o eşin kişisel malı olduğundan davalının annesinin kooperatif payını devrettiği 06.01.2003 tarihindeki inşaat seviyesi davalının kişisel malı sayılmalıdır. Ancak; bu tarihten sonra yapılan ödemeler TMK.nun 222/son maddesine göre edinilmiş malı olarak kabul edilmelidir.
O halde mahkemece yapılacak iş; taşınmaz başında bir mülk sahibi ve inşaat mühendisi bilirkişi aracılığıyla keşif yapılmalı, tarafların bildirmiş olduğu tanıkların HMK. nun 243 ve 244 ve 259. maddeleri gereğince keşif yerine davetiyeyle çağrılmalı, mümkün olduğunca inşaatın başında dinlenerek dava konusu villa tipi konut niteliğindeki 610 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 06.01.2003 tarihinde ulaşmış olduğu inşaat seviyesi tanıklardan sorularak belirlenmeye çalışılmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde HMK. nun 261. maddesi gereğince giderilmeli tanıkların sözleri, bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, uzman bilirkişilerce, taşınmazın 06.01.2003 tarihinde ulaşmış olduğu inşaat seviyesinin değeri saptanmalı ve bu değer, davalının kişisel malı olarak kabul edilmelidir. Taşınmazın edinilmesi sırasında 02.08.2005 tarihinde davalı tarafından kullanılan (40.000 TL ve ödenen faiz miktarı) banka kredisinin mal rejiminin sona erdiği 05.03.2007 tarihinden önce yapılan ödemelerinin edinilmiş mal, bu tarihten sonra ödenen taksitlerin ise, davalının kişisel malı olduğunun gözetilmesi, bu miktar ile yukarıda açıklandığı üzere belirlenen taşınmazın edinilmesi sırasındaki davalının kişisel mal miktarı ile birlikte ve varsa taşınmaza ilişkin diğer borçlar da gözetilerek taşınmazın tasfiye anındaki, yani karar tarihine yakın bir tarihte taşınmazın belirlenecek sürüm (TMK.m. 232) değeri esas alınarak hesaplama (açıklanan kişisel paralar ve varsa borçlar sürüm değerden düşürülmeli) yapılması, bu amaçla belirtilen eksikliklerin yerine getirilmesinden sonra dosya hukukçu ve serbest muhasebeci ya da mali müşavirden oluşacak bir bilirkişi heyetine tevdi edilerek yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda Yargıtay’ın ve tarafların denetimine açık, gerekçeli bilirkişi raporu alınması, taşınmazdan kaynaklanan katılma alacağı hakkında hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. (Sürüm değerinin tespiti bakımından TMK m. 232, 235 gözönünde tutulmalıdır).
Davalı vekilinin 610 ada 3 parsele ilişkin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı …nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi hükmü uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4., HMK m.297/ç) ve 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 297,00 TL onama harcın peşin harçtan mahsubu ile artan 1.064,00 TL’nin istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 15.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.