YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/15160
KARAR NO : 2013/8544
KARAR TARİHİ : 06.06.2013
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
… ile … aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair … . Aile Mahkemesi’nden verilen 12.09.2012 gün ve 255/726 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, tarafların 09.02.2010 tarihinde evlendiklerini, davalının terk etme tehditiyle çeşitli isteklerde bulunduğunu, psikolojik yönden baskı yaparak ve yirmi yaş daha büyük olan vekil edenini etkileyerek, vekil edenine ait dava dışı taşınmazın satılarak uyuşmazlık konusu bağımsız bölümün alınıp adına tescilini sağladığını, ardından müşterek haneyi terkettiğini, davalının kötü niyetli olduğunu ve vekil edeninin iradesini fesada uğratarak mülkiyeti kazandığını açıklayarak, 2467 ada 10 parselde 11 numaralı bağımsız bölüme ilişkin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu taşınmazın davacı tarafından hediye olarak davalıya verildiğini bildirerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, edinilmiş malların tasfiyesinin evlilik birliğinin sona ermesine bağlı olduğu, her ne kadar boşanma davasının derdest bulunduğu bildirilmiş ise de, boşanma davasının kabul edilmesi halinde dahi ayni hak talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamalar ve dosya kapsamına göre; dava, iradenin fesada uğratılması nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 18.01.2003 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesinde, Aile Mahkemesi’nin görevleri sayılmış bulunmaktadır. Somut olayda, irade fesadı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteği 4721 sayılı TMK’nun ikinci kitabı (üçüncü kısım hariç) ile 03.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı TMK’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna göre aile hukukundan doğan dava ve işlerden değildir. Dava, iradenin fesada uğratılması hukuki sebebine dayanılarak açılmıştır. Mahkemece, davanın nitelendirilmesinde hataya düşülerek ve genel mahkemelerin görevli olduğu gözden kaçırılarak, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasa hükümlerine aykırı bulunan Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına.taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 06.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.